kendihalindekiyaratık
o kadar boş şeylerle meşgulüz ki,saçma sapan gündelik hayatın içinde..odaklanamıyoruz,anlayamıyoruz,anlatamıyoruz,üretemiyoruz.içimizde öyle yetenekli insanlar var ki..belki de biz,ama hiç bir şekilde ifade edemiyoruz.düşünmeye çalışıyorum,ünlü düşünürler,süper sonic adamlar,çağ atlatan insanlar,kaş
o kadar boş şeylerle meşgulüz ki,saçma sapan gündelik hayatın içinde..
odaklanamıyoruz,anlayamıyoruz,anlatamıyoruz,üretemiyoruz.içimizde öyle yetenekli insanlar var ki..belki de biz,ama hiç bir şekilde ifade edemiyoruz.
düşünmeye çalışıyorum,ünlü düşünürler,süper sonic adamlar,çağ atlatan insanlar,kaşifler,yazarlar...
neden hep eskide.neden bu sistemin dışında kalamıyoruz?neden bir anlık da olsa şu şu lanet saçma sapan düşüncelerden kurtulup,zihnimizi boşaltamıyoruz.yeteneklerimizi keşfetmeye odaklanamıyoruz,üretmeye çalışmıyoruz.
tek ihtiyacımız sükunet bence.herkes dursun,kimse hareket etmesin ve sadece herkes bir dakikalığına da olsa neden şu an olduğu yerde olduğunu düşünsün.
oğlum çok mutsuzum amına koyim
odaklanamıyoruz,anlayamıyoruz,anlatamıyoruz,üretemiyoruz.içimizde öyle yetenekli insanlar var ki..belki de biz,ama hiç bir şekilde ifade edemiyoruz.
düşünmeye çalışıyorum,ünlü düşünürler,süper sonic adamlar,çağ atlatan insanlar,kaşifler,yazarlar...
neden hep eskide.neden bu sistemin dışında kalamıyoruz?neden bir anlık da olsa şu şu lanet saçma sapan düşüncelerden kurtulup,zihnimizi boşaltamıyoruz.yeteneklerimizi keşfetmeye odaklanamıyoruz,üretmeye çalışmıyoruz.
tek ihtiyacımız sükunet bence.herkes dursun,kimse hareket etmesin ve sadece herkes bir dakikalığına da olsa neden şu an olduğu yerde olduğunu düşünsün.
oğlum çok mutsuzum amına koyim
0
doğru mu anladım anladım mı bilmiyorum. acayip yorgunum yanıma gelip götüme parmağını soksan kalkıp dövmem seni. o kadar yorgunum. o yüzden cevabımdaki mansıksızlıkları/alakasızlıkları görmemezlikten geliyoruz.
hacı eskiden insanlar daha verimliydi bence. bir şey bulmak zorundalardı, boş vakitleri vardı. şöyle düşün dünyanın en gerizekalısı da olsa günde düzenli 3 saat çalışmayla (4 yıl, en azından 2,5 yıl boyunca) türkiye derecesi yapabilirsin bütün sınavlarda. ygs lys tus sbs kpss dil sınavları...
günde 2 saat çalışmayla birkaç yılda çoğu müzik aletini "duyar duymaz çalıyor ağbi" kıvamına getirirsin. üstüne biraz daha eklersen çevrendekilerin "çalıyor hocam, durduramıyoruz" düşüncelerini toplarsın.
günde 1,5 saat spor yapsan, hayvan gibi estetik bir vücudun olur.
peki sen günde 6,5 saatini nereye harcıyorsun ?
hacı eskiden insanlar daha verimliydi bence. bir şey bulmak zorundalardı, boş vakitleri vardı. şöyle düşün dünyanın en gerizekalısı da olsa günde düzenli 3 saat çalışmayla (4 yıl, en azından 2,5 yıl boyunca) türkiye derecesi yapabilirsin bütün sınavlarda. ygs lys tus sbs kpss dil sınavları...
günde 2 saat çalışmayla birkaç yılda çoğu müzik aletini "duyar duymaz çalıyor ağbi" kıvamına getirirsin. üstüne biraz daha eklersen çevrendekilerin "çalıyor hocam, durduramıyoruz" düşüncelerini toplarsın.
günde 1,5 saat spor yapsan, hayvan gibi estetik bir vücudun olur.
peki sen günde 6,5 saatini nereye harcıyorsun ?
0
Neden mutsuzsun? Çünkü çalışmıyorsun, çalışıyor gibi yapıyorsun, günü kurtarıyorsun, içini boş şeylerle dolduruyorsun, üretmiyorsun, dünyaya katma değerin yok.
0
cidden merak eden, araştıran, öğrenmeye kararlı kişilerin zihnini boşaltamadığına rastlamadım. bunlar tabii çok az sayıda. ayrıca ille de kaşif, mucit, filozof olmak şart diyil. ilk cümlede tanımladığım tipte insanlarda olup da diğerlerinde olmayan şey tutku ve çalışkanlık.
gündelik olayların anlatılması veya dedikodu gibi işlerden vazgeçilmesi insanlara herhalde günde iki saat kazandırır, işe yaramayan tv ve internet zamanlarını da çıkarırsak sanırım üç dört saat kazanacak çok kişi vardır.
aşırı ve zorunlu bir çalışma temposu olmayan herkes, çok istekli olduğu bir şeyler varsa mutlaka zaman bulur buna. ama normal çalışma saatleri olduğu halde daha çok kazanmak veya terfi etmek için fazla mesai yapan, kendi işini makul saatler içerisinde yaparak geçineceği halde daha çok iş peşinde koşup zamanını daha fazla kazanmaya harcamayı tercih eden insan az diyil. bir de vakti olup bunu ya başkalarıyla dışarda, onlaın evinde veya kendi evinde buluşup görüşmeden geçiremeyenler var.
yani istekli, kararlı insan alakadar olduğu bir konuya (okuma, yazma, çizme, müzik neyse) istisnai günler haricinde sıklıkla günde 4-5 saat ayırabiliyor. böyle kaç kişi var etrafımda? bir elin parmakarını geçmiyor kendim de dahil.
bu meseleyi cidden kafaya takıyorsanız kısa zamanda çaresini bulacağınızdan kuşkum yok. ruh halinizi mutluluk/mutsuzluk ikilisine hapsederek tanımlayanın bence bir de.
gündelik olayların anlatılması veya dedikodu gibi işlerden vazgeçilmesi insanlara herhalde günde iki saat kazandırır, işe yaramayan tv ve internet zamanlarını da çıkarırsak sanırım üç dört saat kazanacak çok kişi vardır.
aşırı ve zorunlu bir çalışma temposu olmayan herkes, çok istekli olduğu bir şeyler varsa mutlaka zaman bulur buna. ama normal çalışma saatleri olduğu halde daha çok kazanmak veya terfi etmek için fazla mesai yapan, kendi işini makul saatler içerisinde yaparak geçineceği halde daha çok iş peşinde koşup zamanını daha fazla kazanmaya harcamayı tercih eden insan az diyil. bir de vakti olup bunu ya başkalarıyla dışarda, onlaın evinde veya kendi evinde buluşup görüşmeden geçiremeyenler var.
yani istekli, kararlı insan alakadar olduğu bir konuya (okuma, yazma, çizme, müzik neyse) istisnai günler haricinde sıklıkla günde 4-5 saat ayırabiliyor. böyle kaç kişi var etrafımda? bir elin parmakarını geçmiyor kendim de dahil.
bu meseleyi cidden kafaya takıyorsanız kısa zamanda çaresini bulacağınızdan kuşkum yok. ruh halinizi mutluluk/mutsuzluk ikilisine hapsederek tanımlayanın bence bir de.
0
odaklanamıyorum,istiyorum yapamıyorum,karar veriyorum uygulayamıyorum.sanki bir bulutun içinde önümü görmeden ilerliyorum,evet ve evet günü kurtarıyorum.ama düzeltemiyorum
0
bende böyleyim sanki gözümün arkasinda bir tül var ya da kafamin icinde bir bulut
0
bizim ülkemizde zaten sanata,sanatçıya bakış açısı zaten belli.
dünyanın düzeni değişti.öncelikler değişti.hayat pahalılaştı.sistem ezberci,yaratıcılığı yok etmeye odaklı.tek tip insanlar türüyor.
felsefe neden antik yunanda başladı muhabbeti vardır ya derslerde anlatırdı hocalar.adamlar refah içinde,hoşgörü ortamı,özgür düşünce,ifade vs.
nefes almaya vaktimiz yok ki durup düşünmek için olsun.durup düşününce çıkılmaz bir yola giriyorsun zaten bi de öyle mi böyle mi derken iyice canın sıkılıyor hiçbir şey yapamıyorsun o gün, en son "niye yaşıyoruz ki yeaa"ya bağlıyorsun işi.birine anlatmaya kalkışınca da"manyak mısın ya işin yok mu git işine,okuluna vs. bak" cevabını alıyorsun.engelleniyorsun.ifade özgürlüğü tam anlamıyla yok.zihnini boşaltmana izin yok.
okula başla sbsler össler bunlar da giderek zorlaşıyor ayrıca.bundan 40-50 sene önce lise mezunu öğretmen oluyordu.okumak lükstü o zamanlar.şimdi ortalık üniversite mezunu işsizlerle dolu.
karnım doysun,iyi bir hayat süreyim,kimseye yük olmayayım derken iyi bir meslek,iyi bir okul kazanmaya çalışıyorsun.aileler de bastırıyor bir yandan mesela sınav senesi sosyalliğini kısıtlamaya çalışıyorlar kursa gidiyorsan(müzik,resim vs.) bu sene gitme çalış diyorlar.en fazla hobi olarak kenarda köşede zamanın ve paran varsa uğraşabiliyorsun.
sistemin dışında yaşadığımız için kalamıyoruz.yaşıyorsak bir şekilde karnımız doymak zorunda,işin içine lanet para girince de sisteme bağlanmış oluyorsun.
keşke herkes bir an dursa gerçekten.herkesin düşünebileceğine inanıyor musun?herkesin hareketsiz,sessiz,eşit durabileceğine?
o kadar bencil,kendine odaklı,çevreye göre üstünlük sağlama,üstünlük taslama,zenginlik düşkünü,açgözlü yaratıklarız ki olmuyor.olmaz.herkes çevresindek en az 1 kişiye hayatı zehir ediyor.
dünyanın nefes alabilmesi için insan ırkının yok olması şart.
bazen gerçek insan ırkının deneme sürümü olduğumuza inanmak istiyorum ben şahsen. "insan" böyle olmamalı.şu anki gibi olmamalı.
dünyanın düzeni değişti.öncelikler değişti.hayat pahalılaştı.sistem ezberci,yaratıcılığı yok etmeye odaklı.tek tip insanlar türüyor.
felsefe neden antik yunanda başladı muhabbeti vardır ya derslerde anlatırdı hocalar.adamlar refah içinde,hoşgörü ortamı,özgür düşünce,ifade vs.
nefes almaya vaktimiz yok ki durup düşünmek için olsun.durup düşününce çıkılmaz bir yola giriyorsun zaten bi de öyle mi böyle mi derken iyice canın sıkılıyor hiçbir şey yapamıyorsun o gün, en son "niye yaşıyoruz ki yeaa"ya bağlıyorsun işi.birine anlatmaya kalkışınca da"manyak mısın ya işin yok mu git işine,okuluna vs. bak" cevabını alıyorsun.engelleniyorsun.ifade özgürlüğü tam anlamıyla yok.zihnini boşaltmana izin yok.
okula başla sbsler össler bunlar da giderek zorlaşıyor ayrıca.bundan 40-50 sene önce lise mezunu öğretmen oluyordu.okumak lükstü o zamanlar.şimdi ortalık üniversite mezunu işsizlerle dolu.
karnım doysun,iyi bir hayat süreyim,kimseye yük olmayayım derken iyi bir meslek,iyi bir okul kazanmaya çalışıyorsun.aileler de bastırıyor bir yandan mesela sınav senesi sosyalliğini kısıtlamaya çalışıyorlar kursa gidiyorsan(müzik,resim vs.) bu sene gitme çalış diyorlar.en fazla hobi olarak kenarda köşede zamanın ve paran varsa uğraşabiliyorsun.
sistemin dışında yaşadığımız için kalamıyoruz.yaşıyorsak bir şekilde karnımız doymak zorunda,işin içine lanet para girince de sisteme bağlanmış oluyorsun.
keşke herkes bir an dursa gerçekten.herkesin düşünebileceğine inanıyor musun?herkesin hareketsiz,sessiz,eşit durabileceğine?
o kadar bencil,kendine odaklı,çevreye göre üstünlük sağlama,üstünlük taslama,zenginlik düşkünü,açgözlü yaratıklarız ki olmuyor.olmaz.herkes çevresindek en az 1 kişiye hayatı zehir ediyor.
dünyanın nefes alabilmesi için insan ırkının yok olması şart.
bazen gerçek insan ırkının deneme sürümü olduğumuza inanmak istiyorum ben şahsen. "insan" böyle olmamalı.şu anki gibi olmamalı.
0
ground
bikiyorum artık hiç bir alman adolf ismini koymuyor amamuhtemelen hitler zamanında epey bir çocuğa adolf ismi koymuştur. peki noldu bunlar isim mi degistirdiler?
bikiyorum artık hiç bir alman adolf ismini koymuyor amamuhtemelen hitler zamanında epey bir çocuğa adolf ismi koymuştur. peki noldu bunlar isim mi degistirdiler?
0
"Due to the stigma with the Nazi dictator Adolf Hitler, the name "Adolf" is now rarely given as a forename to males.[1] The name is still common among now-elderly people."
Hitler'den dolayı artık yeni doğanlara çok nadir veriliyor. Şu an yaşlı olan birçok Almanda bu isim popülerdir.
Hitler'den dolayı artık yeni doğanlara çok nadir veriliyor. Şu an yaşlı olan birçok Almanda bu isim popülerdir.
0
adam öyle bir karakter ki hem bir bıyık türünün, hem de bir ismin yok olmasına yol açtı.
0
mr.goodcat
işe giderken hazırlayayım diyorum. tabi her gün değil ama haftanın en az 2 günü örneğin. kahvaltı olarak ton balıklı soğuk sandviç nasıl olur sizce? başka öneriler varsa duymak isterim. şunu yiyorum bütün işlerim hallolmuş oluyor diye :)
işe giderken hazırlayayım diyorum. tabi her gün değil ama haftanın en az 2 günü örneğin. kahvaltı olarak ton balıklı soğuk sandviç nasıl olur sizce?
başka öneriler varsa duymak isterim. şunu yiyorum bütün işlerim hallolmuş oluyor diye :)
başka öneriler varsa duymak isterim. şunu yiyorum bütün işlerim hallolmuş oluyor diye :)
0
ben en az 1 ya da 2 gün normalden daha erken kalkıp çayımı koyup güzel bir kahvaltı ediyorum. krep, sucuklu yumurta vs. yapıyorum. sağlık için değil, ama çok hoşuma gidiyor bence uykudan 30 dakika feragat etmeye değer en azından 1-2 gün. onun dışında ton balıklı sandviç kahvaltıda değil de öğlen yiyorum. sabah sabah hiç güzel gelmez bence. onun yerine zeytin ezmesi peynir ve hıyar çok güzel bi üçlü. sadece nutella da iyi gidiyor yarım ekmeeen arasına. 2 gün ton balık yapsan, 1 gün nutella 2 gün de zeytin ezmesi hıyar krem peynir yaptın mı tamamdır
0
cesitlendir kahvaltini
oturup mukellef bir kahvalti yapma sansin yoksa
1 gun peynirli sandvic
1 gun peynir domates salatalikli sandvic
1 gun simit ve karper peynir
1 gun corn flakes sut ve meyve ye
1 gun yapabiliyorsna sicak corba mercimek falan
balik da olur ama sabah agir olur ve evet kokabilirsin
oturup mukellef bir kahvalti yapma sansin yoksa
1 gun peynirli sandvic
1 gun peynir domates salatalikli sandvic
1 gun simit ve karper peynir
1 gun corn flakes sut ve meyve ye
1 gun yapabiliyorsna sicak corba mercimek falan
balik da olur ama sabah agir olur ve evet kokabilirsin
0
ben yiyorum bazen sabahları, çok da severim. koku şikayetim olmadı. yiyip çıkacaksan zaten dişlerini fırçalarsın. işte yiyeceksen de sakız türevi şeyler işini görür. soğan veya sarımsak gibi bi koku olmuyor bence.
ton balığı, mayonez, mısır, turşu karışımı
ton balığı, mayonez, dereotu, mısır, kırmızı biber karışımı
ton balığı, mayonez, mısır, turşu karışımı
ton balığı, mayonez, dereotu, mısır, kırmızı biber karışımı
0
rafet el morad
8 ay kadar önce bir otelde kalırken uydu kanallarına göz atıyordum, sanırım ismi NHK olan bir kanal vardı ve japon bahçe sanatının örneklerini gösteriyordu. şu an bu kanalı arıyorum internette izlemek üzere, ya da onların programlarından bazı videoları youtube'de, ancak bulamıyorum. NHK diye bir jap
8 ay kadar önce bir otelde kalırken uydu kanallarına göz atıyordum, sanırım ismi NHK olan bir kanal vardı ve japon bahçe sanatının örneklerini gösteriyordu.
şu an bu kanalı arıyorum internette izlemek üzere, ya da onların programlarından bazı videoları youtube'de, ancak bulamıyorum. NHK diye bir japon kanalı var ama benim aradığım programla ilgili birşey bulamadım.
Bilgisi olanlar yardım ederse sevinirim.
şu an bu kanalı arıyorum internette izlemek üzere, ya da onların programlarından bazı videoları youtube'de, ancak bulamıyorum. NHK diye bir japon kanalı var ama benim aradığım programla ilgili birşey bulamadım.
Bilgisi olanlar yardım ederse sevinirim.
0
Kanal bu: NHK World www3.nhk.or.jp ,interneten de canlı izleyebilirsin. Tivibu'da da var.
Belgesellerini malesef ancak tekrar yayınlanırsa izleyebilirsin. Program konularını, bağlantıları vs veriyorlar web sayfasında.
Belgesellerini malesef ancak tekrar yayınlanırsa izleyebilirsin. Program konularını, bağlantıları vs veriyorlar web sayfasında.
0
Eğer yanlış hatırlamıyorsam o kanal uyduda world fashion veya fashion tv'den biri adı altında çıkıyordu muhtemelen aynı frekansı kullanıyorlar..
0
denizzz
mümkün mü?
mümkün mü?
0
internet bankaciligiyla evet. halihazirda vadesiz bir euro hesabiniz olmasi yeterli
0
yalnız benim bu parayı çekmem de gerekiyor, hem hesap açsam bu sefer de işletim ücreti konusu yok mu?
0
mavikalem
hani bıraz uzatayım dıyorum ama sureklı kırılıyor ve cok yumusak. kenarından hemen kırılıyor.ne yapsam?
hani bıraz uzatayım dıyorum ama sureklı kırılıyor ve cok yumusak. kenarından hemen kırılıyor.ne yapsam?
0
Benim tam ortasından çatlardı, her yere takılırdı, kesemezdim de uzamasını beklerdim, o kadar kötü durumdaydı, kısa süredir flormar ın tırnak güçlendirici bir şeyi var onu kullanıyorum oje gibi, aseton olarakta watsons un besleyici etkili asetonunu kullanıyorum şu sıra gayet iyi durumdalar, bıçakla yanlışlıkla kesmediğim sürece problem olmuyor.. İkisini bulup detaylı bir şekilde yazarım birazdan..
Aseton: Watsons - nail polish remover with conditoning - vitamin B5 yazıyor üzerinde şöyle de bir görseli var ama ancak babamın telefondan atabildiğim için kalite kötü t1308.hizliresim.com
Oje: Flormar - nail care NO MORE BREAKS - Kırılma Önleyici vs. yazıyor.. Kullanım klavuzu var içinde , görsel şöyle (yine babamın telefondan): t1308.hizliresim.com
En azından mağazada görünce "buna benziyordu falan" diye araman kolay olur işte..
Aseton: Watsons - nail polish remover with conditoning - vitamin B5 yazıyor üzerinde şöyle de bir görseli var ama ancak babamın telefondan atabildiğim için kalite kötü t1308.hizliresim.com
Oje: Flormar - nail care NO MORE BREAKS - Kırılma Önleyici vs. yazıyor.. Kullanım klavuzu var içinde , görsel şöyle (yine babamın telefondan): t1308.hizliresim.com
En azından mağazada görünce "buna benziyordu falan" diye araman kolay olur işte..
0
ezoCan
Ankara'ya gidiyorum bu hafta sonu.orda güzel bir hamam buldum,annecimle gidecegiz,hamama giderken insan yanına neler almalı?
Ankara'ya gidiyorum bu hafta sonu.orda güzel bir hamam buldum,annecimle gidecegiz,hamama giderken insan yanına neler almalı?
0
bilgedenfsaa
şöyle oz gibi, the killing gibi şahane diziler arıyorum. yani sezonun veya dizinin tamamı bir konu üzerinden gitsin, dizinin bir sezonu veya tamame bir tek film gibi olsun. başından kaldırmasın.
şöyle oz gibi, the killing gibi şahane diziler arıyorum. yani sezonun veya dizinin tamamı bir konu üzerinden gitsin, dizinin bir sezonu veya tamame bir tek film gibi olsun. başından kaldırmasın.
0
the walking dead
sezon 1 film gibi. diğer 2 sezon o kadar başarılı değil ama izletiyor kendini.
sezon 1 film gibi. diğer 2 sezon o kadar başarılı değil ama izletiyor kendini.
0
fuskiyenin oglu
dün hafif grip oldum sümük, hapşuruk filan var 5-6 saattirde sağ gözümün üst tarafında ağrı var ne iyi gelir buna ?
dün hafif grip oldum sümük, hapşuruk filan var 5-6 saattirde sağ gözümün üst tarafında ağrı var ne iyi gelir buna ?
0
Kreuzberg
Romalilar,Sopranosun 1. Sezon 8. bölüm sonunuda çalan sarkiyi bilen var mi ?
Romalilar,
Sopranosun 1. Sezon 8. bölüm sonunuda çalan sarkiyi bilen var mi ?
Sopranosun 1. Sezon 8. bölüm sonunuda çalan sarkiyi bilen var mi ?
0
bileni bilmem de bulan var hoşmuş bence www.youtube.com
hea üstteki linkde de varmış cake-frank sinatra
hea üstteki linkde de varmış cake-frank sinatra
0
yokumbenburda
merhaba. bizim apartman kömür kaloriferli ısınma sistemine sahip. her yıl, daire başı 2.5 ton kömür alınıyor. ancak kışın bitmesine bir kaç ay kala kömür kalmadığı için yeniden kömür alınıyor ve alınan kömürün parası eşit olarak bölünerek aidatlara yükleniyor. yaklaşık 3 ay falan da 250-300 tl ekstr
merhaba. bizim apartman kömür kaloriferli ısınma sistemine sahip. her yıl, daire başı 2.5 ton kömür alınıyor. ancak kışın bitmesine bir kaç ay kala kömür kalmadığı için yeniden kömür alınıyor ve alınan kömürün parası eşit olarak bölünerek aidatlara yükleniyor. yaklaşık 3 ay falan da 250-300 tl ekstra kömür parası ödüyoruz.
çevre apartmanlar 1.5-2 ton kömür alırken ve bu kömür onlara 1 sene boyunca yeterken bizim apartmanda böyle bir durumun ortaya çıkmasının sebebi ne olabilir diye soruşturdum. apartmanın yönetim toplantısından onay çıkmadan bazı dairelerin keyfi olarak evine kaçak kalorifer petekleri döşetteiğini öğrendim. bazı daireler ekstra petek döşetme işini öyle abartmış ki salon ve odalarının duvarlarında boş yer kalmadığı gibi balkonlarına bile petek döşetenler var.
matematiksel işlere pek kafam basmaz. şimdi bu dairelerdeki petek sayısının arttırılmasıyla bizim kat be kat fazla kömür alıyor olmamızın bir bağlantısı var mıdır? eğer bağlantısı varsa bu durum hukuki midir? apartmanın yapım zamanından kalan peteklerle ısınmaya çlaışan biz salak yerine mi konulmuş oluyoruz? bu durumda ne yapılabilir?
çevre apartmanlar 1.5-2 ton kömür alırken ve bu kömür onlara 1 sene boyunca yeterken bizim apartmanda böyle bir durumun ortaya çıkmasının sebebi ne olabilir diye soruşturdum. apartmanın yönetim toplantısından onay çıkmadan bazı dairelerin keyfi olarak evine kaçak kalorifer petekleri döşetteiğini öğrendim. bazı daireler ekstra petek döşetme işini öyle abartmış ki salon ve odalarının duvarlarında boş yer kalmadığı gibi balkonlarına bile petek döşetenler var.
matematiksel işlere pek kafam basmaz. şimdi bu dairelerdeki petek sayısının arttırılmasıyla bizim kat be kat fazla kömür alıyor olmamızın bir bağlantısı var mıdır? eğer bağlantısı varsa bu durum hukuki midir? apartmanın yapım zamanından kalan peteklerle ısınmaya çlaışan biz salak yerine mi konulmuş oluyoruz? bu durumda ne yapılabilir?
0
elbette var. her ne kadar aradaki farkında tamamını bu ev sahiplerinin fazla petek kullanmasına bağlayamasak da (zira sizin binanın izolasyonu, güneşe alışı, hatlardaki kayıplar vs birçok faktör farklı olabilir), balkona da petek bağlatmışlar dediğin zaman şöyle bir durdum.
bu durumda benim aklıma gelen iki yol; kendileri ile konuşulur, ve fazla petekler veya orjinal halden daha farklı noktalara konulmuş petekler değiştirilir/eski haline getirilir. Veya bir ısıcı ile konuşulup ısı hesabı çıkartılır, bu hesaba göre daha fazla vermeleri gerekli kömür ücreti hesaplanır, bu şekilde ödemeleri istenir. Bunlar olmazsa hukuk devreye girmeli diye düşünüyorum.
bu durumda benim aklıma gelen iki yol; kendileri ile konuşulur, ve fazla petekler veya orjinal halden daha farklı noktalara konulmuş petekler değiştirilir/eski haline getirilir. Veya bir ısıcı ile konuşulup ısı hesabı çıkartılır, bu hesaba göre daha fazla vermeleri gerekli kömür ücreti hesaplanır, bu şekilde ödemeleri istenir. Bunlar olmazsa hukuk devreye girmeli diye düşünüyorum.
0
Elbette ilgisi var. Merkezi sistem olduğundan, toplam güç artıyor ve bunu karşılamak için kazana daha fazla kömür atıyorsunuz. Hukuki falan da değil öyle saçmalık mı olur?
0
evet aynen dediğin gibi. o kendini kurnaz zannedenler sizi salak yerine koyuyor.
alınan kömürden belli bir enerji üretiliyor atıyorum x kcal. bunu 10 daireye böldüğün zaman herkese eşit sayılacak oranda enerji ulaştırırsın. dairelerin kazana olan farklı uzaklıklarını filan hesap etme boşver.
neyse, birileri evine fazladan petek döşüyorsa size düşen enerji miktarından çalıyor ve kömürün erken bitmesine sebep oluyor demektir.
hatta ev çok ısındığında peteği kısmak yerine camı açan orospu çocukları bile var :)
işin hukuki boyutunu hukukcu arkadaşlar anlatırlar, ama bir yerlere başvurup sonuç alacağınız kesin.
zaten kalori ölçer sistemelr ve merkezi ısınmalarda bunu mecburi kılan yasa da bu yüzden çıkmıştı. hani ekşici piçler karşı çıkıyordu yanlış hatırlamıyorsam :p
alınan kömürden belli bir enerji üretiliyor atıyorum x kcal. bunu 10 daireye böldüğün zaman herkese eşit sayılacak oranda enerji ulaştırırsın. dairelerin kazana olan farklı uzaklıklarını filan hesap etme boşver.
neyse, birileri evine fazladan petek döşüyorsa size düşen enerji miktarından çalıyor ve kömürün erken bitmesine sebep oluyor demektir.
hatta ev çok ısındığında peteği kısmak yerine camı açan orospu çocukları bile var :)
işin hukuki boyutunu hukukcu arkadaşlar anlatırlar, ama bir yerlere başvurup sonuç alacağınız kesin.
zaten kalori ölçer sistemelr ve merkezi ısınmalarda bunu mecburi kılan yasa da bu yüzden çıkmıştı. hani ekşici piçler karşı çıkıyordu yanlış hatırlamıyorsam :p
0
bunu şikayet edebilirsiniz. mahkeme bilirkişi yollar ve tespit yapılır. ek yapanlar buna göre aidat öder.
0
Her dairenin kullandığı ısıyı ölçtürmek (petek sayısını hesaplamak) ve petek sayısına göre kömür parasını bölmek en doğru yol gibi görünüyor bana (balkona koyduğu petek elbette 2-3 kat fazla petek eşdeğerinde sayılabilir). Kimse yaptırdığı peteği söktürmez çünkü.
0
Normalde fazla koyduğu petek kadar fazla yakıyordur ama balkonda falan da petek varsa ısı farkı çok daha fazla olacağı için çok daha fazla yakar o petek.
En iyi çözüm kalorimetre (pay ölçer) taktırmak. Herkes yaktığı kadar öder o zaman. Ama bunun için ortak karar alınması lazım. Yani biraz lobi yapmak gerekiyor.
En iyi çözüm kalorimetre (pay ölçer) taktırmak. Herkes yaktığı kadar öder o zaman. Ama bunun için ortak karar alınması lazım. Yani biraz lobi yapmak gerekiyor.
0
arnold schwarzeneger
Taskları oluşturma, düzenleme işini PC'de yapacağım; ufak düzenlemeler ve Task durumunu güncellemeyi IPhone ve PC üzerinden yapabileceğim bir uygulama var mı? Çok profesyonel bir uygulamaya ihtiyacım yok. Sadece yapacaklarımı unutmamak ve gruplamak amacım. Ben bunu Dropbox üzerinden Excel ile götürm
Taskları oluşturma, düzenleme işini PC'de yapacağım; ufak düzenlemeler ve Task durumunu güncellemeyi IPhone ve PC üzerinden yapabileceğim bir uygulama var mı? Çok profesyonel bir uygulamaya ihtiyacım yok. Sadece yapacaklarımı unutmamak ve gruplamak amacım. Ben bunu Dropbox üzerinden Excel ile götürmeyi düşünüyordum ama IPhone için Excel editörü yok sanırım.
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
Çok araştırdım sonunda yine çözüm şuna kaldı (en minimal yaklaşım): iPhone'nun Reminders uygulamasını kullanabilirsin. PC üzerinde de www.icloud.com ile düzenlemeleri yapabilirsin. Evernote da bir çözüm.
0
soulmate
nasipse 2 bucuk ay sonra dayi oluyorum diyorumki yegene 3-5 giyecek birseyler alayim tavsiye edebileceginiz kiyafette tavsiye edebileceginiz degisik iyi kaliteli markalar vardir elbet yardimci olursaniz pek bi sukela olur tsk. saygilar
nasipse 2 bucuk ay sonra dayi oluyorum diyorumki yegene 3-5 giyecek birseyler alayim tavsiye edebileceginiz kiyafette tavsiye edebileceginiz degisik iyi kaliteli markalar vardir elbet yardimci olursaniz pek bi sukela olur tsk. saygilar
0
H&M'in body ve bilimum giysileri çok kullanışlı, uygun ve hediyelik olarak güzel... Pahalı ya da başka marka olmasına filan gerek yok.
0
herhangi bir civil mağazası varsa dal içeri, fiyatlar uygun ürünler güzel. bebekler için setler oluyor, içinde badisi, havlusu, şuyu buyu tek bir pakette. onlar hediye için çok iyi bence.
0
thenis
sayın emile zolalarmerak ettiğim bir husus var bu entelektüel hafıza konusunda. Şöyle ki, bu okumuş etmiş abileri ablaları görüyoruz televizyonlarda, röportajlarda. soru geliyor abi diyor ki "bu konuda oğuz atay'ın bir sözü var şöyle diyor atay" ya da "sokratesin bir fıkrası vardır şöyle der". her k
sayın emile zolalar
merak ettiğim bir husus var bu entelektüel hafıza konusunda. Şöyle ki, bu okumuş etmiş abileri ablaları görüyoruz televizyonlarda, röportajlarda. soru geliyor abi diyor ki "bu konuda oğuz atay'ın bir sözü var şöyle diyor atay" ya da "sokratesin bir fıkrası vardır şöyle der". her konuda her okuduğu kitabın her cümlesini hatırlıyormuş gibi bir hava veriyorlar. nasıl beceriyorlar bunu? nasıl akıllarında kalıyor?
somutlaşsın diye murat menteş'in ayşe armanla röportajından bir örnek de ekleyeyim
www.hurriyet.com.tr buradaki 5.soruda sayın menteş basit bir soruya adeta alıntı-anektod kombosu yapmış.
merak ettiğim bir husus var bu entelektüel hafıza konusunda. Şöyle ki, bu okumuş etmiş abileri ablaları görüyoruz televizyonlarda, röportajlarda. soru geliyor abi diyor ki "bu konuda oğuz atay'ın bir sözü var şöyle diyor atay" ya da "sokratesin bir fıkrası vardır şöyle der". her konuda her okuduğu kitabın her cümlesini hatırlıyormuş gibi bir hava veriyorlar. nasıl beceriyorlar bunu? nasıl akıllarında kalıyor?
somutlaşsın diye murat menteş'in ayşe armanla röportajından bir örnek de ekleyeyim
www.hurriyet.com.tr buradaki 5.soruda sayın menteş basit bir soruya adeta alıntı-anektod kombosu yapmış.
0
Garip bir örnek olacak ama aslında benzeşiyor: Futbolsever insanların, özellikle erkeklerin "1993 yılında bilmemkimin şu maçta attığı gol ne süperdi" demesi gibi bir şey. İlgi alanındaki favoriler akla yazılıyor. Özellikle hayatı, görüşleri etkileyen şeylerse her türlü beyne giriyor. Ayrıca evet, konuyla ilgili hazırlık da var tabii.
0
Çok okuyan adam çok biliyor, sebep bu. O alıntıladığı sözleri ilk okuduğunda çok beğenmiştir, eleştirel bir okuyucudur, üzerinde düşünmüştür, hatta bir kenara yazmıştır, arkadaşlarına anlatmıştır filan. Sonra o kitap bitmiştir başka kitaba geçmiştir, böyle devam eder. Sonra bir röportaj sırasında konu öyle bir yere gelir, o alıntı ağızdan çok doğal bir şekilde çıkıverir. Senin benim gibiler de adama hayret ederiz nasıl beceriyor diye. Sebep, çok okuyor olmaları. Okumayan anlamaz.
0
spektrum9000
Soru yukarıda. Birine bana zekat verebilir misin demek dinen doğru mudur?
Soru yukarıda. Birine bana zekat verebilir misin demek dinen doğru mudur?
0
doğrudur.
"aç uyuduğu halde kılıcını çekip sokağa inmeyenin imanından şüphe ederim." diyor ebuzer. Hatta tatlı bir dille isteyerek hoşgörülü bile davranmış oluyorsunuz bir bakıma.
"aç uyuduğu halde kılıcını çekip sokağa inmeyenin imanından şüphe ederim." diyor ebuzer. Hatta tatlı bir dille isteyerek hoşgörülü bile davranmış oluyorsunuz bir bakıma.
0
Dibi yönünü bilmiyorum ama "zekat vermeyi düşünüyorsan beni değerlendir lütfen" falan demekte bir sakınca görmüyorum.
0
topraam
Arkadaslar gozumun beyaz kisminda cizgi seklinde 2 2,5 cm uzunlugunda kan birikmis bi sorun yoktur dimi dun gece otobus yolcugundan geldim ondan oncede denize falan girmistim
Arkadaslar gozumun beyaz kisminda cizgi seklinde 2 2,5 cm uzunlugunda kan birikmis bi sorun yoktur dimi dun gece otobus yolcugundan geldim ondan oncede denize falan girmistim
0
denizde mikrop kapmış olabilirsin. önemli bir şey yoktur ama eğer müsaitsen doktora gitmen iyi olur, vereceği ilaçlar ile iyileşme süresini azaltırsın.
0
bi arkadaşımda da vardı, kalıcı olmuş onunki, ıkınma sonucu olur demiş doktor. artık nasıl oluyorsa...
yada tansiyon tarzı şeylerle de alakası olabilir, doktor çaredir.
yada tansiyon tarzı şeylerle de alakası olabilir, doktor çaredir.
0
Çizgi şeklindeyse kirpik batmasından olabiliyor, bende oldu. Göz doktoruna gidiyorsun, hemen alıveriyor.
edit: 2-2.5 cm ise olmayabilir de tabi, şimdi gördüm.
edit: 2-2.5 cm ise olmayabilir de tabi, şimdi gördüm.
0
tansiyonla alakalı ise doktora görünmekte fayda var hatta mutlaka görünün diyorum.
0
adoramer3ku
Dexter mı Breaking Bad mi Oz mu hacılar?Edit: Bb'ye başladım bakalım.
Dexter mı Breaking Bad mi Oz mu hacılar?
Edit: Bb'ye başladım bakalım.
Edit: Bb'ye başladım bakalım.
0
Breaking Bad derim şahsen.Diğer ikisini izlemedim ama Breaking Bad çok ayrı bir dizi.
0
dexter ve bb fanı olarak ikisi de kesinlikle izlenilmeli. oz ise izleme listemde.
0
hangisini izleyeyim diye soruyosan üçünü de izle. ama üçünden birini seç desen hepsi evladım gibi, ayıramam derim. ama bb'yi kayırırım biraz.
0
hepsi birbirinden güzel walla bilemedim ne diceğimi :) eğer izlemek için soruyorsan,
oz bitmiş olduğu için rahat rahat yeni bölüm beklemeden izlersin.
dexter her bölüm heyecanlı biraz vahşi, değişik
bb ise babamızdır :) o da heyecanlı fakat dexter gibi hızlı gitmiyor.
oz bitmiş olduğu için rahat rahat yeni bölüm beklemeden izlersin.
dexter her bölüm heyecanlı biraz vahşi, değişik
bb ise babamızdır :) o da heyecanlı fakat dexter gibi hızlı gitmiyor.
0
oz'un yanindan bile gecemez ikisi de, ki dexter de breaking bad de fena degildir.
oz dizi tarihinin sayili dizilerindendir.
oz dizi tarihinin sayili dizilerindendir.
0
oz yüksek lisans tezi ise dexter ilkokul 3, breaking bad ise lise 2 civarlarında kalır. hepsini de izlemiş/izleyen biriyim.
0
üçünü de izlemiş biri olarak OZ gibi muhteşem bir diziyi bb ve dexter'la karşılaştırmıyoruz. Dex ve bb kendi arasında kapışır bak. OZ, BB, dexter bu sıraya göre izle.
0
noluyo yaa
gençler nash'in oyun teorisini yazdığı makaleyi bulamıyorum bir türlü, bulan gören yardımcı olabilecek birisi var mı?
gençler nash'in oyun teorisini yazdığı makaleyi bulamıyorum bir türlü, bulan gören yardımcı olabilecek birisi var mı?
0
lady montana
annemin bileğinde şişlik var bi kaç gündür.ağrı yokmuş. sert bi şişlik. baya sıkıntılı günler de geçerdi son zamanlarda. bugün kanser mi oldum ben acaba dedi. pek önemsememiştim bugüne kadar. aklıma gelmemişti daha doğrusu bu ihtimal.neden olmuş olabilir bu şişlik
annemin bileğinde şişlik var bi kaç gündür.
ağrı yokmuş. sert bi şişlik.
baya sıkıntılı günler de geçerdi son zamanlarda. bugün kanser mi oldum ben acaba dedi. pek önemsememiştim bugüne kadar. aklıma gelmemişti daha doğrusu bu ihtimal.
neden olmuş olabilir bu şişlik
ağrı yokmuş. sert bi şişlik.
baya sıkıntılı günler de geçerdi son zamanlarda. bugün kanser mi oldum ben acaba dedi. pek önemsememiştim bugüne kadar. aklıma gelmemişti daha doğrusu bu ihtimal.
neden olmuş olabilir bu şişlik
0
Lenf düğümü olabilir. Kemik gibi sert olabiliyorlar. Doktora gidin, içiniz rahat olur.
0
cogeneration
Merakımı gidermek amacıyla İspark borcumu sorgulattığımda, 26 defa park cezası yazıldığını ve toplamda 200 tl borcum olduğunu görerek şok oldum.Bugüne kadar belki de toplam 30 defa ispark park yerini kullanmış ve her defasında ücretimi ödeyerek çıkış yapmışımdır.İspark'ı aradığımda 'Şey efendim.. Bi
Merakımı gidermek amacıyla İspark borcumu sorgulattığımda, 26 defa park cezası yazıldığını ve toplamda 200 tl borcum olduğunu görerek şok oldum.
Bugüne kadar belki de toplam 30 defa ispark park yerini kullanmış ve her defasında ücretimi ödeyerek çıkış yapmışımdır.İspark'ı aradığımda 'Şey efendim.. Bilmemne tarihinde park etmişsiniz, 7 tl lik ücretin 3 tl sini ödemiş 4 tl yi ödememişsiniz' Gibi zırva cevaplarla konuyu geçiştiriyorlar,bu işte bir alicengiz oyunu olduğu muhakkak.
Araç çekmede bile polisler; size ihlali fotolarla belgelendiriyorlar, bunlarda ise ne foto ne başka birşey..Sadece, oradaki biletçinin beyanı.
Etrafımda bu konuyu bahsettiğim arkadaşlarımdan plakasını sorgulayanların istisnasız tamamı borç ile karşılaştılar.
Konuyu tüketici mahkemesine taşıyacağım.
Lütfen siz de aracınızı borcsorgula.ispark.com.tr bu linkten
sorgulatıp, sonucu paylaşabilir misiniz.
Not: Modlardan ricam bir süre üstte kalabilir mi; zira çok kişinin canını yakmışlara benziyorlar.
Bugüne kadar belki de toplam 30 defa ispark park yerini kullanmış ve her defasında ücretimi ödeyerek çıkış yapmışımdır.İspark'ı aradığımda 'Şey efendim.. Bilmemne tarihinde park etmişsiniz, 7 tl lik ücretin 3 tl sini ödemiş 4 tl yi ödememişsiniz' Gibi zırva cevaplarla konuyu geçiştiriyorlar,bu işte bir alicengiz oyunu olduğu muhakkak.
Araç çekmede bile polisler; size ihlali fotolarla belgelendiriyorlar, bunlarda ise ne foto ne başka birşey..Sadece, oradaki biletçinin beyanı.
Etrafımda bu konuyu bahsettiğim arkadaşlarımdan plakasını sorgulayanların istisnasız tamamı borç ile karşılaştılar.
Konuyu tüketici mahkemesine taşıyacağım.
Lütfen siz de aracınızı borcsorgula.ispark.com.tr bu linkten
sorgulatıp, sonucu paylaşabilir misiniz.
Not: Modlardan ricam bir süre üstte kalabilir mi; zira çok kişinin canını yakmışlara benziyorlar.
0
oha ibnelere bak 43 lira borç var bendede
bendekiler haklı borç ama,aceleyle bikaç defa kaçmıştım. yinede 43 lira olduğunu sanmıyorum
bendekiler haklı borç ama,aceleyle bikaç defa kaçmıştım. yinede 43 lira olduğunu sanmıyorum
0
Tarih Aralığı Parklanma Adedi Toplam Borç
13.10.2008 - 31.12.2012 9 44,00
imkan yok. 9 kere ispark olan yere park bile etmemişimdir. hiçbir şekilde imkan yok bende de.
13.10.2008 - 31.12.2012 9 44,00
imkan yok. 9 kere ispark olan yere park bile etmemişimdir. hiçbir şekilde imkan yok bende de.
0
1 Lira da bende çıktı lan. 1 liralık borç nasıl oluyor onu anlamadım. Eksik de ödemeyeceğimize göre.
0
@GibsonRules Büyük bir oyun var bu işin içinde.Şirket araçlarımızı da sorguladığımda inanılmaz rakamlarla karşılaştım.
Park ücretini şirket ödüyor zaten, kullanıcı neden park parasını vermeden gitsin.
Park ücretini şirket ödüyor zaten, kullanıcı neden park parasını vermeden gitsin.
0
bende de borc cikmadi. ama hakkinizi arayin tabii ki...yoksa gecirebildiklerine geciriyorlar sanirim.
0
ben bir kez ispark görevlisiyle tartışmıştım ardından adım gibi eminim en fazla 20 lira borcum olmalı ama 130 lira borç çıktı. ayrıca adamların bu borcu icra ile tahsil etmesi hukuken normalmiş
0
@arnatuile Benim tahminim: acele ile parayı verip, fişi alıp gidiyor; fakat fişi incelemiyoruz. Belki o esnada ispark görevlisi eksik fiş verip kalan parayı da cebe atıyor.
0
13.10.2008 - 31.12.2012 2 9,00
01.01.2013 - 24.06.2013 2 7,00
Genel Borç Toplamı 16,00
01.01.2013 - 24.06.2013 2 7,00
Genel Borç Toplamı 16,00
0
@aband0ned 7 tl lik park parasının 4 tl sini verip, 3 tl sini vermeden kaçanlarımız da var mıdır acaba; eksik ödeme cezası yazıyorlar.
0
kayyan
Yakın zamanda iki arkadaşımın nikahı var. İkisine de çeyrek takmak istiyorum. Elimdeki yarım altını kuyumcuya gidip iki çeyrek yaptırsam zarar edermiyim
Yakın zamanda iki arkadaşımın nikahı var. İkisine de çeyrek takmak istiyorum. Elimdeki yarım altını kuyumcuya gidip iki çeyrek yaptırsam zarar edermiyim
0
kar ettirmeyeceklerine emin olabilirsin. tabi ki kuyumcu kar edecek, sen değil.
0
onu satıp 2 çeyrek alacaksın. takas olmaz yani. bir çeyrekte alım satım farkı 5-10 tl civarı olabiliyor. ona göre yarımı satarken biraz zarar edip iki tane çeyrek alacaksın.
0
i am so so serious
Düşünün ki ilkokul, ortaokul, lise ya da dershane, .. dönemlerinde zorunlu olarak birlikte olduğunuz fakat iyi geçindiğiniz, güldüğünüz eğlendiğiniz insanlar sizinle iletişim kurmuyor. Yani bir hal hatır sorma arama vs. de yok.. Siz adım atıyorsunuz naber ya unuttun bizi vs. dercesine, görüşelim tek
Düşünün ki ilkokul, ortaokul, lise ya da dershane, .. dönemlerinde zorunlu olarak birlikte olduğunuz fakat iyi geçindiğiniz, güldüğünüz eğlendiğiniz insanlar sizinle iletişim kurmuyor. Yani bir hal hatır sorma arama vs. de yok.. Siz adım atıyorsunuz naber ya unuttun bizi vs. dercesine, görüşelim tekrar diye kapatıyorsunuz ama aranmıyorsunuz.. ? Muhtemelen aynı ortama gelseniz hiçbişey olmamış sanki geçen hafta birlikteymiş gibi muhabbet kuracaksınız ama böyle de bir durum var.
1)Üzülür müsünüz? Ya da nasıl etkilenirsiniz?
2)Niye böyle?
1)Üzülür müsünüz? Ya da nasıl etkilenirsiniz?
2)Niye böyle?
0
kibritsuyu
bunu geçen yıllarda yine sormuştum. cevaplar tatmin etmemişti, o yüzden bir kere daha sormak istiyorum. lütfen sormak istediğimi doğru anlayın.daha çok giyim ürünlerinde rastladığım bir durum. üreticiler neden "taklit marka" kullanıyorlar, kullanmak zorunda hissediyorlar?örneğin ayakkabı. üstüne dör
bunu geçen yıllarda yine sormuştum. cevaplar tatmin etmemişti, o yüzden bir kere daha sormak istiyorum. lütfen sormak istediğimi doğru anlayın.
daha çok giyim ürünlerinde rastladığım bir durum. üreticiler neden "taklit marka" kullanıyorlar, kullanmak zorunda hissediyorlar?
örneğin ayakkabı. üstüne dört tane çizgi çekmiş, markasına da abidas demiş. ucuza satıyor.
şimdi buraya not düşeyim, "herkes senin gibi zengin değil, durumu olmayanlar alıyor onu hede hödö" yazaacak taşkafalar siz ayrılın kenara.
niye ucuza ayakkabı satıyorlar demiyorum. niye üstüne "abidas" diye taklit marka basıp, adidas'ın amblemini taklit ediyor diyorum. çünkü bu ayakkabıyı alacak kişi markaya önem verilen bir ortamda giyecekse zaten ortamın taşak oğlanı olur. yok markaya önem verilmeyen bir ortamda giyecekse, sadece ucuz olsun diye alıyorsa üstünde abidas yazmasa da olur. hiçbir şey yazmasın.
niye illa taklit marka basılıyor? düz, boş olarak satılsın. ya da kendi markasını bassın. niye illa taklit?
daha çok giyim ürünlerinde rastladığım bir durum. üreticiler neden "taklit marka" kullanıyorlar, kullanmak zorunda hissediyorlar?
örneğin ayakkabı. üstüne dört tane çizgi çekmiş, markasına da abidas demiş. ucuza satıyor.
şimdi buraya not düşeyim, "herkes senin gibi zengin değil, durumu olmayanlar alıyor onu hede hödö" yazaacak taşkafalar siz ayrılın kenara.
niye ucuza ayakkabı satıyorlar demiyorum. niye üstüne "abidas" diye taklit marka basıp, adidas'ın amblemini taklit ediyor diyorum. çünkü bu ayakkabıyı alacak kişi markaya önem verilen bir ortamda giyecekse zaten ortamın taşak oğlanı olur. yok markaya önem verilmeyen bir ortamda giyecekse, sadece ucuz olsun diye alıyorsa üstünde abidas yazmasa da olur. hiçbir şey yazmasın.
niye illa taklit marka basılıyor? düz, boş olarak satılsın. ya da kendi markasını bassın. niye illa taklit?
0
samsunda rus pazarı var, yerli üretim adidas, nike vs. satılıyor. oradan alışveriş yapan insanların gidip nikedan ayakkabı alacak parası yok ama nike giymek istiyor bu yüzden gidip nixe alıyorlar 15 liraya. şahsen ben utanırım almaya, giderim 20 liraya kinetixdi zarttı zurttu alırım. ayrıca oradan alan insanların çoğu da bilmiyor onların taklit olduklarını( hmm adidas diye bir markanın böyle bir ayakkabısı varmış, bunlarda abidas yapmış demiyor yani )
0
evvela şunu belirtmek isterim; marka ismi vermeyeceğim lakin, bazı taklit diye satılan ürünler Türkiye içinde üretiliyor, orijinal markaların Çin' de üretilen ürünlerinden çok daha dayanıklıdırlar. gerek boyası, gerek dikişi gerek kumaşı ile.
diğer bir boyutu olarak, yine marka vermeyeceğim lakin dünya üzerinde çok büyük markalar olduğu bilinen markaların bazı ürünleri Türkiye' de üretiliyor. oraya gitmek için denetimden geçemeyen ürünler, burada yine marka logosu yahut bazen logosu sökülerek satılıyor. fiyatlarını da biliyorum hadi girmeyeyim :)
sizin bahsettiğiniz konuda ise, ilk bakışta ayırt edilemeyecek olarak basılan markalar var. bu ürünler zaten pazarlarda, kapalı çarşı yanında, sultanahmette, aksarayda falan satılıyor. marka bağımlısı birisi elbette gidip almayacaktır, dalga konusu dediğiniz gibi. burada işin özü, o markayı değil, markadaki bir modeli beğenen birisine o modelin kopyasını satmaktır. kendi logosu yahut boş olarak satsa o model olduğunu bilmeyecektir. bir nebze bu kitle hedefleniyor. saatlerde de mesela aynı durum söz konusu. patek philippe modelidir o, amaç patek philippe takıyorum demek değildir.
diğer bir boyutu olarak, yine marka vermeyeceğim lakin dünya üzerinde çok büyük markalar olduğu bilinen markaların bazı ürünleri Türkiye' de üretiliyor. oraya gitmek için denetimden geçemeyen ürünler, burada yine marka logosu yahut bazen logosu sökülerek satılıyor. fiyatlarını da biliyorum hadi girmeyeyim :)
sizin bahsettiğiniz konuda ise, ilk bakışta ayırt edilemeyecek olarak basılan markalar var. bu ürünler zaten pazarlarda, kapalı çarşı yanında, sultanahmette, aksarayda falan satılıyor. marka bağımlısı birisi elbette gidip almayacaktır, dalga konusu dediğiniz gibi. burada işin özü, o markayı değil, markadaki bir modeli beğenen birisine o modelin kopyasını satmaktır. kendi logosu yahut boş olarak satsa o model olduğunu bilmeyecektir. bir nebze bu kitle hedefleniyor. saatlerde de mesela aynı durum söz konusu. patek philippe modelidir o, amaç patek philippe takıyorum demek değildir.
0
müşteri: abi abidas ne ya bu kadar mı çakma olur.
satıcı: kardeş adidasa bu adamlar üretim yapıyor, bu da kendi markaları.
müşteri: )(=++'^=(+%=^'!
bana kalırsa olay şekildir, sonuçta yolda yürürken kimse ayağındaki adidas mı abidas mı diye bakmaz fakat görüntü itibariyle hepsi adidastır.
satıcı: kardeş adidasa bu adamlar üretim yapıyor, bu da kendi markaları.
müşteri: )(=++'^=(+%=^'!
bana kalırsa olay şekildir, sonuçta yolda yürürken kimse ayağındaki adidas mı abidas mı diye bakmaz fakat görüntü itibariyle hepsi adidastır.
0
bobinhoo
öncelikle gece gece sümüklü falan başlık açtığım için kusura bakmayın ama çok akfama takıldı.3-5 gündür hastayım ve acayip burnum akıyor. normalde ne zaman nezle olunca burnum aksa, burnumdan gelen sümük böyle beyaz-saydam arası bir şekilde olurdu.lakin bu sefer, hastalığım normalden uzun sürdü ve s
öncelikle gece gece sümüklü falan başlık açtığım için kusura bakmayın ama çok akfama takıldı.
3-5 gündür hastayım ve acayip burnum akıyor. normalde ne zaman nezle olunca burnum aksa, burnumdan gelen sümük böyle beyaz-saydam arası bir şekilde olurdu.
lakin bu sefer, hastalığım normalden uzun sürdü ve sağ burun deliğimden gene beyaz-saydam bir sıvı gelirken, sol burun deliğimden daha yoğun bir kıvamda ve neredeyse koyu sarı diyebileceğim bir şey geliyor, yani balgama benziyor biraz.
neyse daha fazla midenizi bulandırmadan bitireyim, sizce bunun nedeni ne olabilir, ilk kez biyle bir şeyle karşılaşıyorum?
3-5 gündür hastayım ve acayip burnum akıyor. normalde ne zaman nezle olunca burnum aksa, burnumdan gelen sümük böyle beyaz-saydam arası bir şekilde olurdu.
lakin bu sefer, hastalığım normalden uzun sürdü ve sağ burun deliğimden gene beyaz-saydam bir sıvı gelirken, sol burun deliğimden daha yoğun bir kıvamda ve neredeyse koyu sarı diyebileceğim bir şey geliyor, yani balgama benziyor biraz.
neyse daha fazla midenizi bulandırmadan bitireyim, sizce bunun nedeni ne olabilir, ilk kez biyle bir şeyle karşılaşıyorum?
0
@bass solo take one
hayır hiç ameliyat geçirmedim. alakası var mı bilmem ama 1 paket sigaram var günde
hayır hiç ameliyat geçirmedim. alakası var mı bilmem ama 1 paket sigaram var günde
0
allanpoe
http://img509.imageshack.us/img509/1669/58752169pq1.jpg sunu nasil yapabiliriz?
0
franz kafka
Soru başlıkta.Bence bir anlık ego tatmininden başka işe yaramıyorlar. Sizce?
Soru başlıkta.
Bence bir anlık ego tatmininden başka işe yaramıyorlar. Sizce?
Bence bir anlık ego tatmininden başka işe yaramıyorlar. Sizce?
0
kesinlikle sana katiliyorum
hele ki change.org diye bir site ne ise yaradigini cozemedim.
bir sey yapamiyorum bari imza atayim da ise yarasin diye vicdani rahatlama
hele ki change.org diye bir site ne ise yaradigini cozemedim.
bir sey yapamiyorum bari imza atayim da ise yarasin diye vicdani rahatlama
0
İmza sayısı belli sayıya ulaştığında (~mini referandum gibi, ve imzalar gerçek) meclis, ya da konuyla ilgili sorumluların bunu değerlendirme zorunluluğu gibi bir kanun olsa neyse...
Hiç kimsenin skinde değil amk. Şuraya bakın bi: imza.la
Sayfayı görünce insanın gülesi geliyor amk. Bir yerde düşünce ifade etme özgürlüğü için (Sevan Nişanyan olayı) çok ciddi imza toplanmaya çalışılıyor, onun üstünde ve altında one direction Türkiyeye gelsin, ipek yakuta geri dönsün var (ipek kim yakut kim amk). Ciddiye almak imkansız...
Hiç kimsenin skinde değil amk. Şuraya bakın bi: imza.la
Sayfayı görünce insanın gülesi geliyor amk. Bir yerde düşünce ifade etme özgürlüğü için (Sevan Nişanyan olayı) çok ciddi imza toplanmaya çalışılıyor, onun üstünde ve altında one direction Türkiyeye gelsin, ipek yakuta geri dönsün var (ipek kim yakut kim amk). Ciddiye almak imkansız...
0
ontheroad
Soru baslikta
Soru baslikta
0
there will be blood
naked
michael haneke'nin tüm filmleri
trois couleurs serisi
the fall
naked
michael haneke'nin tüm filmleri
trois couleurs serisi
the fall
0
Dün tekrar izledim, şu anda çok canlı hafızamda. Muhteşem bir filmdir
www.sinematurk.com
www.sinematurk.com
0
zor soru ama imdb top listesi bunun cevabını destekliyor genelde. mesela "shawshank redemption". atmosfer, oyunculuk, diyaloglar, sahne geçişleri, senaryo, filmin sizi içine alışı, her şey mükemmel filmde.
schindler's list ve forrest gump da yine bunun gibi...
onun dışında bilerek yapılmış kurgusal eksiği olan (ya da kişiden kişiye değişen farklılıkta) ama hayalgücünüzle de tamamlayabildiğiniz mükemmel filmler de var. mesela:
the tree of life
the fountain
mr. nobody
schindler's list ve forrest gump da yine bunun gibi...
onun dışında bilerek yapılmış kurgusal eksiği olan (ya da kişiden kişiye değişen farklılıkta) ama hayalgücünüzle de tamamlayabildiğiniz mükemmel filmler de var. mesela:
the tree of life
the fountain
mr. nobody
0
miki toys
Nasil ezber yapiyosunuz? Ben cok zorlaniyorum kolay yolu yok mu bunun bi diyiverin
Nasil ezber yapiyosunuz? Ben cok zorlaniyorum kolay yolu yok mu bunun bi diyiverin
0
Bence, öğreneceğin/ezberleyeceğin şeyleri bildiğin şeylerle bağlantı kurarak kurgulamak en iyi yöntem.
0
ezberleme anlamlandir, mesela sevdigin dizideki karakterlere benzet ezberleyecegin seyi, ne biliyim hayvanlar aleminden ornekler bul kendine, mesela biri fil olsun biri fare, o zaman hatirlayacagin seylerin kendi icinde hikayesi olur.
0
baş harflerini kodlama yöntemi en basiti, daha kalıcı olması içinse kafanda şekil olarak canlandırarak ilginç bir örnekle veya kelimeyle özdeşleştirmelisin
0
ezberlediğin şey ne? bi metin mi yoksa sadece kelime mi ezberliyosun?
0
basond
Soru başlıkta.
Soru başlıkta.
0
kiraz ve şeftalidir.
karpuz falan çekirdeklerini ayırmayı sevmiyorum kim uğraşacak.
kavunda iyidir haaa
karpuz falan çekirdeklerini ayırmayı sevmiyorum kim uğraşacak.
kavunda iyidir haaa
0
geldiler
http://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-buyuk-cekmece-126263253/detay/bu ilandaki evin, sizce falsosu nedir? bahçe katı tamam ucuz ama sıfır, 90m2, 2+1 ev için 40000 çok düşük fiyat. ka mülkiyeti, iskanı var diyor. bi pislik var mıdır? neler olabilir?
www.sahibinden.com
bu ilandaki evin, sizce falsosu nedir? bahçe katı tamam ucuz ama sıfır, 90m2, 2+1 ev için 40000 çok düşük fiyat. ka mülkiyeti, iskanı var diyor. bi pislik var mıdır? neler olabilir?
bu ilandaki evin, sizce falsosu nedir? bahçe katı tamam ucuz ama sıfır, 90m2, 2+1 ev için 40000 çok düşük fiyat. ka mülkiyeti, iskanı var diyor. bi pislik var mıdır? neler olabilir?
0
çok ucuza ev ilanı koyup, kaparo isteyip, siz parayı yatırdıktan sonra ilanı kaldıranlar var.
0
şİMDİ GÖRDÜM BENZER MUHABBET OLABLİR. AYRICA 40 BİN DEDİĞİNİZ EV BODRUM BAZI ODALARI MERVİVENS EBEBİYLE EĞİK TAVANIDA SIKINTILI YANI.
BİLGİ NOTU; BÖLGEMİZDEKİ İMAR SIKINTILARI ÇÖZÜLMÜŞTÜR. ROJEMİZİN TAPU TESLİMLERİ YAKLAŞMIŞ OLUP YAKIN ZAMANDA KAT İRTİFAK KURULUMU YAPILACAK OLDUĞUNDAN ŞU AŞAMADA KREDİYE UYGUN DEĞİLDİR. TAPULARI TESLİM EDİLDİĞİNDE DAİRE FİYATLARI ZAMLI OLARAK GÜNCELLENECEĞİNDEN BU KAMPANYADA ALIM YAPAN MÜŞTERİLERİMİZYÜKSEK KAZANÇ ELDE EDECEKLERDİR.SATIŞLARIMIZ RESMİ NOTER ONAYLI SÖZLEŞME İLE YAPILMAKTADIR.
DAİRE TESLİMİNDE ; TAPU,RESMİ HARÇLAR VE (İSKİ,İGDAŞ,TEDAŞ)..VS BEDELLERİ DIŞINDA HİÇ BİR ÜCRET TALEP EDİLMEYECEKTİR.
BİLGİ NOTU; BÖLGEMİZDEKİ İMAR SIKINTILARI ÇÖZÜLMÜŞTÜR. ROJEMİZİN TAPU TESLİMLERİ YAKLAŞMIŞ OLUP YAKIN ZAMANDA KAT İRTİFAK KURULUMU YAPILACAK OLDUĞUNDAN ŞU AŞAMADA KREDİYE UYGUN DEĞİLDİR. TAPULARI TESLİM EDİLDİĞİNDE DAİRE FİYATLARI ZAMLI OLARAK GÜNCELLENECEĞİNDEN BU KAMPANYADA ALIM YAPAN MÜŞTERİLERİMİZYÜKSEK KAZANÇ ELDE EDECEKLERDİR.SATIŞLARIMIZ RESMİ NOTER ONAYLI SÖZLEŞME İLE YAPILMAKTADIR.
DAİRE TESLİMİNDE ; TAPU,RESMİ HARÇLAR VE (İSKİ,İGDAŞ,TEDAŞ)..VS BEDELLERİ DIŞINDA HİÇ BİR ÜCRET TALEP EDİLMEYECEKTİR.
0
alihoca
Selamçılgın kreuzberg sakinleri;Kız arkadaşım geçen ay iki tane norlevo kullandı bir cahillik yaparak, bundan iki gün sonra bende üstüne gittim kafam güzelken içine boşalarak daha büyük cahillik yaptım. Tam çocuk bekliyorduk ki bugün normal döngüsünden 10 gün sonra regl oldu.Hamile olsa regl olmazdı
Selamçılgın kreuzberg sakinleri;
Kız arkadaşım geçen ay iki tane norlevo kullandı bir cahillik yaparak, bundan iki gün sonra bende üstüne gittim kafam güzelken içine boşalarak daha büyük cahillik yaptım. Tam çocuk bekliyorduk ki bugün normal döngüsünden 10 gün sonra regl oldu.
Hamile olsa regl olmazdı değil mi?
Ja, das ist richtig demenizi bekliyorum. Bitte bitte öpüyorum sizleri.
Kız arkadaşım geçen ay iki tane norlevo kullandı bir cahillik yaparak, bundan iki gün sonra bende üstüne gittim kafam güzelken içine boşalarak daha büyük cahillik yaptım. Tam çocuk bekliyorduk ki bugün normal döngüsünden 10 gün sonra regl oldu.
Hamile olsa regl olmazdı değil mi?
Ja, das ist richtig demenizi bekliyorum. Bitte bitte öpüyorum sizleri.
0
norlevo denilen zımbırtı hormon ihtiva ederek kadının regl döngüsünün içine edebilen bir icattır
normal süreden 10 gün sonra da olabilir o ay hiç olmaya da bilir ara kanaması olabilir olur da olur her kadına başka türlü etki ediyor.
norlevo normalde aldıktan sonraki sürede doğum kontrolü sağlamak üzeredüşünülmüş bir sistem değil ama aldıktan 2 gün sonra da muhtemelen hormonlar hala allak bulaktır, normal seviyeye ne zaman geliyorlar hiç araştırmadım (ilacın bir atılma süresi vs. bişeyleri vardır ama süreleri bilmiyorum)
kıcasacı 10 gün sonra regl olması norlevo ile çok normal hatta daha bikaç ay acaip sürelerde regl olabilir.hamile değildir.
normal süreden 10 gün sonra da olabilir o ay hiç olmaya da bilir ara kanaması olabilir olur da olur her kadına başka türlü etki ediyor.
norlevo normalde aldıktan sonraki sürede doğum kontrolü sağlamak üzeredüşünülmüş bir sistem değil ama aldıktan 2 gün sonra da muhtemelen hormonlar hala allak bulaktır, normal seviyeye ne zaman geliyorlar hiç araştırmadım (ilacın bir atılma süresi vs. bişeyleri vardır ama süreleri bilmiyorum)
kıcasacı 10 gün sonra regl olması norlevo ile çok normal hatta daha bikaç ay acaip sürelerde regl olabilir.hamile değildir.
0
elli bin milyon kere soruldu, yüz bin milyon kere söylendi.
halk arasında "üstüne görmek" denilen bir tabir vardır. hamile kalınsa da regl olmaya devam edebilir yani. bu regl bi kerelik de olur, bi kaç ay da, doğurana kadar da devam edebilir.
halk arasında "üstüne görmek" denilen bir tabir vardır. hamile kalınsa da regl olmaya devam edebilir yani. bu regl bi kerelik de olur, bi kaç ay da, doğurana kadar da devam edebilir.
0
öyle her durumda illa çocuk olucak diye birşey yok. Regl olmuşsa sorun yok değildir. Hamilelikte regl olmak çok nadir görülür böyle ufak ihtimalleri kafanıza takmayın rahatça sevişin efenim.
0
fazla emin olmamakla birlikte kadın yumurtası karın boşluğuna atıldıktan sonra 2 gün sonra dejenere olur. spermde kadın vücudunda maksimum 80 saat yaşayabilir. gebelik o kadar zor yani. sanırım yumurtanın atılması siklusun 14-15. günlerine falan denk geliyor. iki adet arası sürenin ortasına gelen bir dönemde ilişki olduysa bence fazla korkmaya gerek yok.regl de olmuş zaten.
0
gaborit
hiç memnun değilim - 1çok memnunum - 5 olmak üzere, bu soruyu 1 ile 5 arasında nasıl cevaplarsınız ?not : 10 cevap lazım.
hiç memnun değilim - 1
çok memnunum - 5
olmak üzere, bu soruyu 1 ile 5 arasında nasıl cevaplarsınız ?
not : 10 cevap lazım.
çok memnunum - 5
olmak üzere, bu soruyu 1 ile 5 arasında nasıl cevaplarsınız ?
not : 10 cevap lazım.
0
2- memnun değilim
@girl in a coma, sizinki biraz uymamış gibi. nötr, eh, idare eder gibi bir karşılığı olmalı.
@girl in a coma, sizinki biraz uymamış gibi. nötr, eh, idare eder gibi bir karşılığı olmalı.
0
3
Çalışma şartlarını düşününce en azından biraz daha fazlasını hakettiğimizi düşünüyorum..
Çalışma şartlarını düşününce en azından biraz daha fazlasını hakettiğimizi düşünüyorum..
0
1 ay oncekı ısımde 3 ıdı yanı eh ıste guzel fılan dıyodum .. gecen ay ıs degıstırdım ıkıye katladılar maası sımdı 4 numero memnunum dıyorum.
soz verdıklerı prımlerı de aksatmazlarsa cok memnun olurum herhalde.. 1 ay sonra da 5 olur herhalde prımle bırlıkte ..
soz verdıklerı prımlerı de aksatmazlarsa cok memnun olurum herhalde.. 1 ay sonra da 5 olur herhalde prımle bırlıkte ..
0
lan herhalde biliyoruz 3ün bu durumda nötr olduğunu. daha fazlası olabilir bence. o yüzden beni memnun etmiyor ama kötü de değil. dolayısıyla 3! mustafa kardeşim.
0
mustafa34 hahaha iyi guldum.
bu arada maaş yok harçlık artı kyk ya 4 veririm
bu arada maaş yok harçlık artı kyk ya 4 veririm
0
lazarus
... aldım, acil serviste beklerken orada olan bir doktor (intern olmalı)a gösterdim. İdrarında yanma var mı dedi yok dedim, ailende böbrek hastası var mı, dedi. Var, babam böbrek taşı düşürmüştü dedim. Sende de böbrek taşı var, deyince ben şoke olmuş bir şekilde "Nee böbrek taşı mı!!!" dedim. Bir an
... aldım, acil serviste beklerken orada olan bir doktor (intern olmalı)a gösterdim. İdrarında yanma var mı dedi yok dedim, ailende böbrek hastası var mı, dedi. Var, babam böbrek taşı düşürmüştü dedim. Sende de böbrek taşı var, deyince ben şoke olmuş bir şekilde "Nee böbrek taşı mı!!!" dedim. Bir an durdu ve sen ne şikayetle gelmiştin ki dedi. Ben de ona kaza yaptım, araba çarptı, dedim. Birdenbire "Haa yok yok unut sen dediğimi, böbrek taşı yok sende" dedi. Ben de "Nasıl ya? Var mı yok mu?" diye şaşkınlıkla yeniden sordum. Yok yok, rahat ol dedi, kaza yaptığını bilmiyordum, demek ki kaza sonucu böyle kan ve idrar değerleri." dedi. Rahatlasam da içimde bir şüphe kaldı; ancak o an için kazanın sıcaklığıyla unuttum gitti meseleyi. Aradan 2 hafta geçti. Kazayla ilgili ağrı sızı sıyrık vs geçti sayılır. Düne kadar yatıp kalkarken ağrım oluyordu. Şimdi biraz daha iyiyim. Fakat böbrek bölgesinde hala bir şişlik ve garip bir duygu hissediyorum. Bugün hastanedeki o diyalogu hatırlayınca iyice huzursuzlandım. Bu durumu açıklayabilecek bir doktor arkadaş var mıdır? Acildeki doktor arkadaş (pek yetkili birine benzemiyordu) nasıl oldu da bu kadar çabuk karar verip sonradan ağız değiştirdi?
Bu arada taşıt sol yanımdan sırt, böğür, kalça bölgesine çarpmıştı.
Bu arada taşıt sol yanımdan sırt, böğür, kalça bölgesine çarpmıştı.
0
taş düşürüyosan idrarında kan çıkar, ama aynı zamanda kazaya bağlı da olabilir idrarda kan.
yani anamnezi bilmeden böyle bişey söylemesi gayet normal.
yani anamnezi bilmeden böyle bişey söylemesi gayet normal.
0
(doktor değilim) darbenin etkisiyle böbreklerinde bir miktar kan idrar yoluna karışmış. Böbrek taşı olduğunda da benzer sebeple idrarda kan hücreleri görülebiliyor. idrar ve kan değerlerine bakılınca da bu anlaşılmış. o yüzden olmalı diye tahmin ediyorum. için rahat olsun.
yine de ırsi sebeplerle böbrek taşın olabilir ve bu ayrı bir mevzu bence.
son sözü doktor biri söyler tabi.
yine de ırsi sebeplerle böbrek taşın olabilir ve bu ayrı bir mevzu bence.
son sözü doktor biri söyler tabi.
0
geçmiş olsun, böbrek taşı çok zorlu bişey değil, ameliyat gerektirmezse tabii.. umarım düşürmezsin çıkmaz bişey ama çıkarsa da düşürürsen özsaygın artacak ve sağlık vs mevzularında espri yeteneğin gelişecektir.
yani bu kadar endişelenme.
idrarında yanma olmuyorsa, testise ağrı vurmuyorsa (en az bir testisin vardır umarım), içeriden bıçak gibi batma yoksa, böbrek taşı ihtimalin azalıyor. doktor değilim, sonu çok zevkli biten bir taş düşürme süreci atlattım sadece.
yani bu kadar endişelenme.
idrarında yanma olmuyorsa, testise ağrı vurmuyorsa (en az bir testisin vardır umarım), içeriden bıçak gibi batma yoksa, böbrek taşı ihtimalin azalıyor. doktor değilim, sonu çok zevkli biten bir taş düşürme süreci atlattım sadece.
0
long live rock n roll
Bir sorum var. Peşinen söyleyeyim; iflah olmaz bir atayızım. Sonra "pis yobaz, çökertemezsin" demeyin. Zira çökertmeye değil, anlamaya çalışıyorum. İşin aslı; birine evrimi anlatırken bir noktada tıkandım da onu çözmek istiyorum.Şimdi bildiğim kadarıyla, bu teoriye göre canlıların atası ortak. Maymu
Bir sorum var. Peşinen söyleyeyim; iflah olmaz bir atayızım. Sonra "pis yobaz, çökertemezsin" demeyin. Zira çökertmeye değil, anlamaya çalışıyorum. İşin aslı; birine evrimi anlatırken bir noktada tıkandım da onu çözmek istiyorum.
Şimdi bildiğim kadarıyla, bu teoriye göre canlıların atası ortak. Maymunla insan aynı atadan geliyor. Daha geriye gittiğimizde maymunla aslan da daha eski bir atadan geliyor. Zorlarsak örümcekle insan da aynı atadan gelip aynı miktarda (farklı şekillerde) evrimleşmiş oluyor sanırım. Eğer yanılmıyorsam;
Örümcekle insanın aynı atadan gelmesi biraz saçma değil mi? Yani tamam, anlıyorum, kısa bir süreç değil bu, adım adım farklılaşıp bu hale gelindi. Bana sorulduğunda böyle anlatıyordum. Ama ardından şöyle bir soru geldi: "Niye farklı evrimleştiler ki? Sonuçta aynı çevrede yaşamıyor muyuz? Benzer yaşayış olması ve benzer evrimleşmemiz lazımdı..?"
Daha küçük değişiklikler anlaşılabilir: Asyalıların çekik gözlü, Afrikalıların zenci olması, yahut Galapagos adalarındaki kuşlardaki farklılıklar gibi. Ama örümcek ile insan arasındaki devasa farklılığa sebep olan şey gerçekten de farklı yaşam koşulları mı? E sonuçta ikisi de aynı dünyada olduğu için benzer koşullarda yaşamamış mı? Niye bu kadar farklılık oldu?
Şimdi bildiğim kadarıyla, bu teoriye göre canlıların atası ortak. Maymunla insan aynı atadan geliyor. Daha geriye gittiğimizde maymunla aslan da daha eski bir atadan geliyor. Zorlarsak örümcekle insan da aynı atadan gelip aynı miktarda (farklı şekillerde) evrimleşmiş oluyor sanırım. Eğer yanılmıyorsam;
Örümcekle insanın aynı atadan gelmesi biraz saçma değil mi? Yani tamam, anlıyorum, kısa bir süreç değil bu, adım adım farklılaşıp bu hale gelindi. Bana sorulduğunda böyle anlatıyordum. Ama ardından şöyle bir soru geldi: "Niye farklı evrimleştiler ki? Sonuçta aynı çevrede yaşamıyor muyuz? Benzer yaşayış olması ve benzer evrimleşmemiz lazımdı..?"
Daha küçük değişiklikler anlaşılabilir: Asyalıların çekik gözlü, Afrikalıların zenci olması, yahut Galapagos adalarındaki kuşlardaki farklılıklar gibi. Ama örümcek ile insan arasındaki devasa farklılığa sebep olan şey gerçekten de farklı yaşam koşulları mı? E sonuçta ikisi de aynı dünyada olduğu için benzer koşullarda yaşamamış mı? Niye bu kadar farklılık oldu?
0
başta söylediğin örümcek-insan ortak atası konusunda yanılmıyorsun. aksi ispatlanana kadar gerçek şu ki: hepimiz aynı tek hücreli atadan geldik.
aynı dünyada yaşamıyoruz. aynı dünyanın bambaşka fizik koşullarındaki nişlerinde yaşıyoruz. tüm türü tek bir alfa erkek evrimleştirmiyor. bir mutasyon türü bir popülasyondak patlama gücüne göre etkiliyor. yani çok sağlam bir adaptasyon üreten bir erkek ya da dişi birden tüm türün tek üreme kanalı haline gelmiyor. tüm türün içinde genlerini iyi yayıyor. diğer erkek ya da dişiler 5 yavru çıkartıyorsa bu 8 çıkartıyor her nesil. değişimler çok büyük fırsat koşulları yoksa eğer, ani değil tedrici olmaya meyilli.
ha, örümcek hakikaten çok antik bir tür. böceklerle bile çok çok eskiden ayrılmış. bizimle alaka kurmak için milyar tane nesil önceye gitmemiz lazım. o kadar sağlam fosil kaydı olsa da biri bana da anlatsa keşke adım adım.
özet: dünya çok büyük, zaman uçsuz bucaksız, biz çok ufak hayatlarız. matematikle düşünemezsen bunlar haliyle anlamız gelecektir. bir eline temel genetik matematiğini al (p,q ve bunların çaprazlamaları falan), bir eline birikimli seçilim kavramını. böyle açıklayamayacaksan başka türlü açıklayamazsın emin ol.
aynı dünyada yaşamıyoruz. aynı dünyanın bambaşka fizik koşullarındaki nişlerinde yaşıyoruz. tüm türü tek bir alfa erkek evrimleştirmiyor. bir mutasyon türü bir popülasyondak patlama gücüne göre etkiliyor. yani çok sağlam bir adaptasyon üreten bir erkek ya da dişi birden tüm türün tek üreme kanalı haline gelmiyor. tüm türün içinde genlerini iyi yayıyor. diğer erkek ya da dişiler 5 yavru çıkartıyorsa bu 8 çıkartıyor her nesil. değişimler çok büyük fırsat koşulları yoksa eğer, ani değil tedrici olmaya meyilli.
ha, örümcek hakikaten çok antik bir tür. böceklerle bile çok çok eskiden ayrılmış. bizimle alaka kurmak için milyar tane nesil önceye gitmemiz lazım. o kadar sağlam fosil kaydı olsa da biri bana da anlatsa keşke adım adım.
özet: dünya çok büyük, zaman uçsuz bucaksız, biz çok ufak hayatlarız. matematikle düşünemezsen bunlar haliyle anlamız gelecektir. bir eline temel genetik matematiğini al (p,q ve bunların çaprazlamaları falan), bir eline birikimli seçilim kavramını. böyle açıklayamayacaksan başka türlü açıklayamazsın emin ol.
0
yaratıldık falan diyen olursa da şu fotoğrafa bakıversin:
www.theistic-evolution.com
kafasındaki adem burada nereye oturuyor?
www.theistic-evolution.com
kafasındaki adem burada nereye oturuyor?
0
Arada bir nesil ya da iki nesil ya da yüz nesil değil, milyon yıl olduğu için böyle.
Örümcekle aramızda pek doğrudan bağ yok aslında. Çünkü biz iki kardeşin ayrı torunlarının torunlarının torunu falanız.
Örümcekle aramızda pek doğrudan bağ yok aslında. Çünkü biz iki kardeşin ayrı torunlarının torunlarının torunu falanız.
0
A canlı türünde 10 mutasyona rastlanmışsa mesela, aynı çevre ve koşullarda oluşacak yeni türlerin bir kaç tanesi doğal seleksiyondan sağlam çıkabilir. Birbirleriyle alıp veremediği olmayan iki yeni tür de olabilir, biri duvarda yaşıyor, diğeri yerde amk. Ya da birbirleriyle mücadelede olan iki tür de olabilir, ama ortam koşulları doğal kaynakların çokluğu sayesinde iki tür de aynı yerde yaşayabilir, bunda tuhaf olan birşey yok.
Ancak, evrimi "evrimleşmek" gibi basit bir kelimeye indirgeyip açıklamaya çalışmak böyle soruları ortaya çıkarıyor normal olarak.
Ben biraz daha zorlayayım, hepimiz elektron, proton ve nötrondan geliyoruz amk.
(Edit: Elektron ve proton eşeyli üreyemezken bizim üreyebilmemiz de nasıl bir muamma yıllardır çözemedim amk)
Ancak, evrimi "evrimleşmek" gibi basit bir kelimeye indirgeyip açıklamaya çalışmak böyle soruları ortaya çıkarıyor normal olarak.
Ben biraz daha zorlayayım, hepimiz elektron, proton ve nötrondan geliyoruz amk.
(Edit: Elektron ve proton eşeyli üreyemezken bizim üreyebilmemiz de nasıl bir muamma yıllardır çözemedim amk)
0
Çevreler oldukça farklı aslında. Çünkü çok fazla faktör var, sıcaklık değişimleri, nem oranları, besin kaynakları ve bu kaynakların yaşam şartları ve tarzları, dönemsel farklar gibi pek çok şey. Mesela dinazorlar bu dünyada geziyorken atmosferdeki oksijen oranı çok daha yüksekti, bu yüzden o zamana gidebilsek kör olur ve acılar içinde ölürdük. Ya da selülozu sindirebilen bakteriler ortaya çıkana kadar ağaçlar öldüklerinde çürümeden öylece yıkılıp kalıyordu binlerce yıl boyunca. Ortak yaşamın etkisi de var, örneğin aynı selülozu bugün inekler aynı türde bakteriler sayesinde sindirebiliyor, antibiyotik verip bağırsaklarını temizlesek bir ineğin, yediklerinden çok az faydalanabilirdi.
Bir de şöyle bir durum var, evrimi geçmişine bağlı düşünmek yanlış. O an şartlar neyse ona göre süreç devam eder, aman bakteriden çok uzağa gittim, bana neler oluyor denmiyor. Farklı koloniler aynı şartlara farklı çözümlerle göğüs gerebiliyor. Hatta bir koloni değişen şartlara iki farklı tepki vererek ikiye bölünebilir. Örneğin şehirde yaşayan kuşlar çevik hareket etmelerini sağlayacak kanatlar(trafik gibi etmenlere karşı) yönünde evrilirken hemen ötede kırsala yakın yaşayan aynı kuş cinsi her gün uzun mesafe katetmesini sağlayacak kanatlara(beslenip geri gelebilmek için) doğru evrilebiliyor.
Bir de şöyle bir durum var, evrimi geçmişine bağlı düşünmek yanlış. O an şartlar neyse ona göre süreç devam eder, aman bakteriden çok uzağa gittim, bana neler oluyor denmiyor. Farklı koloniler aynı şartlara farklı çözümlerle göğüs gerebiliyor. Hatta bir koloni değişen şartlara iki farklı tepki vererek ikiye bölünebilir. Örneğin şehirde yaşayan kuşlar çevik hareket etmelerini sağlayacak kanatlar(trafik gibi etmenlere karşı) yönünde evrilirken hemen ötede kırsala yakın yaşayan aynı kuş cinsi her gün uzun mesafe katetmesini sağlayacak kanatlara(beslenip geri gelebilmek için) doğru evrilebiliyor.
0
Tamam, çok büyük bir süreç olduğunu biliyorum da, aynı koşullarda neden birden fazla tür ortaya çıkar, onu merak ediyorum. Ve sanırım buldum cevabı:
Canlılar mutasyona uğruyor. Mutasyon sonucu birbirine çok benzeyen, aynı türün az farklı bireyleri ortaya çıkıyor. Bunların birden fazlası yaşamaya devam edebilirse, yine nesilden nesile az az değişim göstermeye devam ediyorlar. Bu değişimler nesilden nesile birikerek farklı türler oluşmasına sebep oluyor.
Yani aslında türlerin değişim göstermesinin tek sebebi ortama uyum sağlamak değil. Biraz rastgele bir mutasyon var ve yaşayabilenler değişmeye devam ediyor. (Burada mini bir soru: Mutasyon rastgele, değil mi? En azından rastgelelik var?)
Ek soru: Farklılaşmanın sebebi aslında mutasyon mu? Yani "ortama uyum sağlamak" bir sebep değil sanırım evrimleşmekte. Bu "survival of the fittest"ı mı açıklıyor? Yani Galapagos adalarındaki kuş farklılıklarının sebebi, ortama uyum sağlamaya yönelik gelişmek mi, yoksa her türlü kuş türüne evrim ufak ufak yaşanırken, sadece 'fittest' olanlar mı hayatta kaldı?
@talemon'un kent/kırsal alan kuşlarındaki değişimi hangisi açıklar hemen yukarıdaki soruya göre?
Canlılar mutasyona uğruyor. Mutasyon sonucu birbirine çok benzeyen, aynı türün az farklı bireyleri ortaya çıkıyor. Bunların birden fazlası yaşamaya devam edebilirse, yine nesilden nesile az az değişim göstermeye devam ediyorlar. Bu değişimler nesilden nesile birikerek farklı türler oluşmasına sebep oluyor.
Yani aslında türlerin değişim göstermesinin tek sebebi ortama uyum sağlamak değil. Biraz rastgele bir mutasyon var ve yaşayabilenler değişmeye devam ediyor. (Burada mini bir soru: Mutasyon rastgele, değil mi? En azından rastgelelik var?)
Ek soru: Farklılaşmanın sebebi aslında mutasyon mu? Yani "ortama uyum sağlamak" bir sebep değil sanırım evrimleşmekte. Bu "survival of the fittest"ı mı açıklıyor? Yani Galapagos adalarındaki kuş farklılıklarının sebebi, ortama uyum sağlamaya yönelik gelişmek mi, yoksa her türlü kuş türüne evrim ufak ufak yaşanırken, sadece 'fittest' olanlar mı hayatta kaldı?
@talemon'un kent/kırsal alan kuşlarındaki değişimi hangisi açıklar hemen yukarıdaki soruya göre?
0
birikimli seçilim anlaman gereken kavram. örümcek adam olamıyoruz çünkü örümceğe etki eden fiziksel kuvvetlerin mertebesi bizim kütlemize uygulandığında tavanda tutunmayı imkansızlaştırıyor. boyut analizi kitaplarında işlenir bu konu.
bizde büyük kütle, kalifiye eller, tüysüz cilt, ter bezleri, kuvvetli bir beyin gelişmiş. bu biriktirdiklerimzin üzerine koyabiliriz. şablon bu. artık belli konnularda kısıtlıyız. uzmanlaşma her yerde olduğu gibi burada da bizi kısıtlıyor.
bizde büyük kütle, kalifiye eller, tüysüz cilt, ter bezleri, kuvvetli bir beyin gelişmiş. bu biriktirdiklerimzin üzerine koyabiliriz. şablon bu. artık belli konnularda kısıtlıyız. uzmanlaşma her yerde olduğu gibi burada da bizi kısıtlıyor.
0
kuşlardaki değişim doğal seçilim, şehire yakın yaşayıp hızlı hareket edemeyen kuşlar arabların altında kalıyor, ya da kırsala yakın yaşayanların bazıları ya beslenip açıkta kalıyor, ya da aç kalıp korunakta. bu durum mutasyonun sonucu olmak zorunda değil, genler de kendi evrimlerine sahip ve bu yüzden çekinik ve baskın genler dediğimiz bir fenomen var. kuşlarda kanat boyutuna etki eden genler var ve şartlara göre gen havuzu coğrafyanın farklı kısımlarında kümelenebiliyor. bu kuzeyde açık tenli insanların çok olup güneyde az olması gibi. zira cilt kanseri diye bir risk var.
evrim tüm bunların hepsi, doğal seçilim, birikimli seçilim, yapay seçilim, mutasyon, yatay gen aktarımı gibi pek çok fenomenin ortaya koyduğunu düşündüğümüz bir süreç.
evrim tüm bunların hepsi, doğal seçilim, birikimli seçilim, yapay seçilim, mutasyon, yatay gen aktarımı gibi pek çok fenomenin ortaya koyduğunu düşündüğümüz bir süreç.
0
Aklıma geldi, bir ekleme yapmak istiyorum: Gen ifadesi(gene expression) diye de bir durum var. Şartlar bazı canlılarda derin etkiler bırakabiliyor. Örneğin çekirgeler sürü halinde olduklarında başka, yalnız takıldıklarında başka bir canlı oluyorlar. Türkçede karşılığı yok ama sürü haldeyken "locust"( en.wikipedia.org ) tekken "grasshopper"( en.wikipedia.org ) oluyorlar.
0
değirmenler
evliliği düşünüyor musunuz, bu konudaki görüşleriniz?
evliliği düşünüyor musunuz, bu konudaki görüşleriniz?
0
18 yaşındayım, çocukluğumda falan herhalde kızlardan daha çok evlilik hayali kurmuşumdur. güzel bir iş-eş-2-3 çocuk güzel ortam falan istiyodum hep. büyüyünce belki değişir bilmiyorum ama şu an korkunç geliyor bana. fazla tahammülsüz, ilgisiz, sorumsuz bi insanım. bu yaşta terk edilince zor zaptediyorlar. bi de eşin aldatacak da, "seninle daha fazla yapamam" diycek de, çocuğunu haftada bir görüceksin, "annemle niye takılmıyon baba" diyecek de...
yok, istemiyorum. yapamam, gerek yok o kadar üzüntüye.
yok, istemiyorum. yapamam, gerek yok o kadar üzüntüye.
0
evliyim, evliliği düşünüyorum, düşünceli biriyim, güzel şeyler düşünüyorum evlilik hakkında.
0
25 yaşındayım evlilik için daha vaktim var, hayatımı yaşayacağım biraz diyordum. son 6 aydır bu düşüncelerim tersi yönde değişti. yaştan mıdır nedir evliliği düşünmeye başladım.
0
evliydim. ikinciyi düşünmüyorum. ilkini kendime göre mükemmele yakın biriyle denedim, o olmadıysa ikinciye zorlamanın anlamı yok diye düşünüyorum.
0
evli değlim, evliliği düşünürüm ve bu konuda ikilemliyim bir yandan evlenmemek daha dürüst hani biterse bağlayıcılık var gider, kalıyorsa seviyordur diye düşünüyordum bir yandan e birlikte yaşamak ile farkı yok bir imza sonuçta hani olmasa da sorun değil fakat toplumsal rahatlık(ki özellikle çocuk düşünülüyorsa) yapılır diye düşünüyordum şimdiyse evliliğin aslında adı veya resmiyeti veya her neyinden ise ya alt tarafı bir imza diyenlerin iş ciddiye binice ya ama öyle böyle dediklerini gördüğümden belki sorumluluk göstergesi olarak görmeye başladım. bu sebeple belli bir yılı doldurmuş ilişkilerin evliliğe geçiş yapmaları konusunu sıkıntı etmiyorum ve ilginçtir bir erkek olarak evlilik olayını hayatım bitiyor yea gibi bir şekilde düşünmüyorum sanırım bu evlilik adayı ile ilgili bir durumdur bilemedim.
0
Arkadaslarim arasinda ve ailem tarafindan asla evlenmez denilen biriydim. 2 yildir evliyim, gec kalmisim bile diyorum..
0
evli değilim, düşünmüyorum da. 3 seneden sonra fix sorun yaşanıyor ve boşanıyor insanlar. en azından benim çevremdekiler. o yüzden aman uzak olsun.
0
Evli degilim, evlenmeyi dusundugum bir sevgilim var. Dugun vs mevzulari cok darliyor, bu yuzden net plan yapamiyorum. Salt nikah olsa bugün bile evlenebilirim.
0
evliydim ikinci yemiyor. beraber yasiyorum boyle
mutluyum, cocuk istedigimde tekrar evlenirim.
mutluyum, cocuk istedigimde tekrar evlenirim.
0
kasımda evleniyorum :)
ben hep düşünüyodum istiyodum falan da arkadaşlarım istediğimi bilmiyolarmış. öğrenince hepsi sırayla şok oldular
benim için olabilecek en iyi kişi eşim. başka türlüsünü zaten düşünemiyorum
ben hep düşünüyodum istiyodum falan da arkadaşlarım istediğimi bilmiyolarmış. öğrenince hepsi sırayla şok oldular
benim için olabilecek en iyi kişi eşim. başka türlüsünü zaten düşünemiyorum
0
25 yaşındayım, evli değilim, evliliği düşünüyorum da.. o beni düşünmüyor sanırım :)
0
13 yıldır evliyim. ola ki boşandım tekrar evlenirdim. bu hayata alıştım nimetlerinden faydalanıyorum, zorluklarına katlanıyorum. ama 13 önceye dönsem hiç evlenmezdim galiba.
0
evliyim. mutluyum. dünya güzeli bir kızım var. bir yaşına bastı, çeşitli tatlılıklar yapıyor. bence dünyaya geliş sebebimiz bebek yapmak.
(edit: bu ikinci evliliğim. yani kötü bir evlilik nasıl olur onu da yaşadım, biliyorum. evlenince insan koca bir aileyle de evlenmiş oluyor. kültür önemli (mümkünse benzer kültürlerle evlenmeli) ve hoşgörü çok önemli)
(edit: bu ikinci evliliğim. yani kötü bir evlilik nasıl olur onu da yaşadım, biliyorum. evlenince insan koca bir aileyle de evlenmiş oluyor. kültür önemli (mümkünse benzer kültürlerle evlenmeli) ve hoşgörü çok önemli)
0
Evliyim, mutlu sayılabilecek bir evliliğim var, evlilikte insan kendini ve eşini daha iyi tanıyor. Buna rağmen evlenmek isteyenlere tavsiyem, evlenmeyin çünkü evlilik basit bir mesele değil hatta çoğu zaman iki kişi arasında geçmiyor, çok ağır bir yük olabiliyor.
0
Evli degilim ama beraber yasiyoruz 1 seneyi askin suredir. Evliligi dusunmuyorum acikcasi istemiyorum da. Ancak cocuk olmasi durumunda evlilik mantikli geliyor bana, cocuk da istemedigimizi dusunursek evlenecege benzemiyoruz.
0
yatagants
Rakamları hatırlıyorum. oynasam mı?
Rakamları hatırlıyorum. oynasam mı?
0
Oynama boşuna aynı şey oldu banada gece kalkıp numaraları not aldım hatta. Sonra hiçbirşey çıkmadı :)
0
aklın varsa oynama. paran bolsa oyna. 1) rüyalar gelecekten haber vermez 2) sayısal vs tamamen rastgele sayılardan çıkıyor, önceden tahmin etmek imkansız.
0
tmm
bu kesin şekilde, yasayla falan yasak mı? illa sinek kaydı mı olcaz? forum sitelerinde 'yaptım oldu' diyenler de var 'kes git' diyenler de. net bi yanıtı var mı şunun, yarın traş olcam ona göre
bu kesin şekilde, yasayla falan yasak mı? illa sinek kaydı mı olcaz? forum sitelerinde 'yaptım oldu' diyenler de var 'kes git' diyenler de. net bi yanıtı var mı şunun, yarın traş olcam ona göre
0
Yasak mıymış bu ahahah? Ben kirli sakalla biyometrik çektirdim, pasaport aldım, almanya vizesi aldım, almanya'da oturma izni aldım ve oturma iznimi uzattım. Değil bence yasak.
Sadece 'normal halin neyse öyle git' diyorlardı, sıfır sakal çektirip sınırdan hacı sakalıyla geçmeye çalışırken şüphelenebilirlermiş.
Sadece 'normal halin neyse öyle git' diyorlardı, sıfır sakal çektirip sınırdan hacı sakalıyla geçmeye çalışırken şüphelenebilirlermiş.
0
ben işi şansa bırakmamak lazım.
millet yapınca olur, sen yapınca olmaz falan.
belli olmaz, ol tıraşını öyle git.
millet yapınca olur, sen yapınca olmaz falan.
belli olmaz, ol tıraşını öyle git.
0
bildiğim kadarıyla sakal olmamalı.. bayanlarda saçları bile toplatıyorlar sakala izin varsa da yuh artık
0
kulaklar görülmeli, ağız belli olmalı, bunun dışında bence yasak filan değil: www.epasaport.gov.tr
0
yasak değil hayvan gibi sakalımla çektirip pasaport almıştım. sadece polis seni bu tiple almazlar ülkelerine emin misin diye sordu o kadar.
thegraduateblog.files.wordpress.com
thegraduateblog.files.wordpress.com
0
benim paranoyak bir arkadaşım amerika vizesi almadan önce mal gibi sıfıra vurdu sakalını, saçları da 3'e vurdu. birisi 'yüzün tam görünecek' demiş bu arkadaş biraz yanlış anlamış. neyse bi hafta falan dışarı çıkmadı sakalları uzayana kadar. aldı pass'ı vizeyi. sonra amerika'ya gitmeden önce sakalları saçı yine kestirdi mecburen -resme benzemesi lazım ya-, bi iki hafta da amerika'da dışarı çıkmadı. öyle.
0
invaderbrain
word 2010'da arkalı önlü belge yazdıracağım. bu belgeye sayfa numaraları vereceğim. sayfa numarası verirken, sayfa numarası ön yüzünde sağ alt köşede, arka yüzünde sol alt köşede olacak. yani 1,3,5,7,..... sayfanın sağ alt kısmında 2,4,6,8,... sayfanın sol alt kısmında olacak. Bu şekilde yapmama imk
word 2010'da arkalı önlü belge yazdıracağım. bu belgeye sayfa numaraları vereceğim. sayfa numarası verirken, sayfa numarası ön yüzünde sağ alt köşede, arka yüzünde sol alt köşede olacak. yani 1,3,5,7,..... sayfanın sağ alt kısmında 2,4,6,8,... sayfanın sol alt kısmında olacak. Bu şekilde yapmama imkan var mı?
0
gorki
http://ie.atilim.edu.tr/personel/personInfo/id/147?lang=enlinkteki şahısın yüksek lisansı 1 doktorayı ise 2 yılda bitirdiği görülüyor.Yaşı da baya gençken prof olmuş..Doktora nasıl 2 yılda bitebiliyor ?
ie.atilim.edu.tr
linkteki şahısın yüksek lisansı 1 doktorayı ise 2 yılda bitirdiği görülüyor.Yaşı da baya gençken prof olmuş..Doktora nasıl 2 yılda bitebiliyor ?
linkteki şahısın yüksek lisansı 1 doktorayı ise 2 yılda bitirdiği görülüyor.Yaşı da baya gençken prof olmuş..Doktora nasıl 2 yılda bitebiliyor ?
0
normal şartlarda da bitebilir yani yapan yapar. hayır zaten doktoranın avrupada normal süresi 3 yıl zaten biz neden abartıyorsak? teorik olarak mümkün ama asıl söyleyeceğim; lisanstan sonra direkt doktora diye bir şey var mesela. (ama 1 yıl intibak gibi bir şeye alıyorlar.(y.lisans yerine)) bu abimiz de böyle yapmış olabilir.
0
Ya doktora yapıyorum diye 6 sene okula gidip gelen adam nasıl 6 sene doktora yapıyor asıl ben ona şaşıyorum. Denyoluk resmen. Anasını satayım yazdıkları tezlerden de bir şey çıksa bari, dünyayı kurtarıyor sanki pezevenkler.
Bitirirsin, yapılamayacak şey değil. Dersleri önceden almış saydırmıştır, tez konusu bellidir vs vs. İnsan olanın böyle yapması lazım zaten.
Bitirirsin, yapılamayacak şey değil. Dersleri önceden almış saydırmıştır, tez konusu bellidir vs vs. İnsan olanın böyle yapması lazım zaten.
0
türkiye'de de çok engel yok önünde. dersleri bitirip yeterliliği de verdikten sonra savunabiliyorsunuz tezi. o arada yazmış demek ki. yayınları incelemedim de yayınlandıkları dergiler arasında epey sağlam dergiler var, öyle boş beleş birine benzemiyor.
0
Afedersiniz ama; makalelerinin yayınlandığı dergilerin bazıları fason, son zamanlarda zırt pırt türeyen, hiç bir güvenilirliği olmayan dergilerden...
0
evet ya öyle de epey dergi var aralarında. ama european journal of operational research, naval research logistics, operations research letters vs. alanının gayet iyi dergilerinden.
0
akademikpersonel.kocaeli.edu.tr doktorayı yanlış yazmışlar muhtemelen 1997-1999 dur. 30'lu yaşlarda prof oldu. 38 yaşında mühendislik fakültesi dekanı. Çok kral adamdır.
0
thracian
benim laptop'um 19 volt ve 6.3 amper çekiyormuş. kaç watt'a denk geliyor?bu watt hesaplamanın formülü nedir?peki bu watt nasıl bir güç emilmesine denk geliyor? 1 saatte harcanan enerji midir?faturaları kilowatt üzerinden mi ödüyoruz? ortalama kaç paradır bir kilowatt?şimdiden teşekkürler
benim laptop'um 19 volt ve 6.3 amper çekiyormuş. kaç watt'a denk geliyor?
bu watt hesaplamanın formülü nedir?
peki bu watt nasıl bir güç emilmesine denk geliyor? 1 saatte harcanan enerji midir?
faturaları kilowatt üzerinden mi ödüyoruz? ortalama kaç paradır bir kilowatt?
şimdiden teşekkürler
bu watt hesaplamanın formülü nedir?
peki bu watt nasıl bir güç emilmesine denk geliyor? 1 saatte harcanan enerji midir?
faturaları kilowatt üzerinden mi ödüyoruz? ortalama kaç paradır bir kilowatt?
şimdiden teşekkürler
0
19Vx6.3A=119.7W (saniyede harcadığı enerji)
1 saatte 3600sx119.7=430920J enerji eder
Bu da 0.1197kWh (kiloWatt-saat)eder.
1 saatte 3600sx119.7=430920J enerji eder
Bu da 0.1197kWh (kiloWatt-saat)eder.
0
djarwi
Uzun bir süredir dişlerimi fırçaladıktan sonra temizlendiği konusunda tatmin olmuyorum. Yeni bir diş fırçası denemeyi de erteleyip durdum. Bir diş hekimine danışmak istemiştim diş yapıma göre bir tavsiye almak için; ama muayeneye gittiğimde sormayı unuttum.Sizin kullanıp memnun kaldığınız, dişlerini
Uzun bir süredir dişlerimi fırçaladıktan sonra temizlendiği konusunda tatmin olmuyorum. Yeni bir diş fırçası denemeyi de erteleyip durdum. Bir diş hekimine danışmak istemiştim diş yapıma göre bir tavsiye almak için; ama muayeneye gittiğimde sormayı unuttum.
Sizin kullanıp memnun kaldığınız, dişlerinizi fırçaladıktan sonra dişlerinizin üzerinde bir tabaka kalıyormuş hissi yaratmayan, tavsiye edebileceğiniz bir diş fırçası modeli var mı?
Bilgi: En son muayeneye gittiğimde hekim diş etlerimin hassas olduğunu ve üzerinde kızarıklıklar olduğunu söylemişti.
Ben yine hekime danışacağım, ama yakın zamanda çeşitli tedaviler uygulanmaya başlayacak dişlerime ve ben dişlerimin temizliği konusunda daha rahat olmak istiyorum o koltuğa oturduğumda.
Sizin kullanıp memnun kaldığınız, dişlerinizi fırçaladıktan sonra dişlerinizin üzerinde bir tabaka kalıyormuş hissi yaratmayan, tavsiye edebileceğiniz bir diş fırçası modeli var mı?
Bilgi: En son muayeneye gittiğimde hekim diş etlerimin hassas olduğunu ve üzerinde kızarıklıklar olduğunu söylemişti.
Ben yine hekime danışacağım, ama yakın zamanda çeşitli tedaviler uygulanmaya başlayacak dişlerime ve ben dişlerimin temizliği konusunda daha rahat olmak istiyorum o koltuğa oturduğumda.
0
Fırçanın büyük fark yaratacağını sanmıyorum. Daha çok nasıl fırçaladığın önemli. Ek olarak, diş ipi kullanmak ve Listerine diş etlerine çok fayda sağlar.
0
ilginçtir, colgate'in 3-5 liralık diş fırçalarını çok seviyorum ben. sert fırça seviyorum. marketlerde bulursun. fiyatı max 5 lira, marka colgate. mis.
0
kardeş oral b pulsar al şokta 8-10 lira idi diş macunu da tamamen bitkisel forever bright al ama 23 liraya gelir bu diş macunu www.flptr.com
0
diş hekimi olarak söyleyim etkili bir fırçalama yapmak istiyorsan olabildiğince düz olabildiğince sadece diş fırçası al. orta sertlikte. misal bana sorarsan sen hangisini kullanıyorsun diye ben banat'ın bakkalarda 1,5 tl'ye satılan diş fırçalarını kullanıyorum ayını doldurmadan değiştiriyorum
ayrıca fırça kadar nasıl fırçaladığın da önemli, kaba tabiri ile dişetinden dışarı doğru süpürür tarzda fırçalaman lazım. dişetlerini fırçalamaya gerek olmadığını unutma tabi sadece dişleri üst dişlerde aşağıya alt dişlerde yukarı süpürür tarzda fırçala.
son olarak istediğin kadar fırçala diş ipi yapmazsan etkin bir temizlik sağlayamazsın. diş ipi al kullan
ayrıca fırça kadar nasıl fırçaladığın da önemli, kaba tabiri ile dişetinden dışarı doğru süpürür tarzda fırçalaman lazım. dişetlerini fırçalamaya gerek olmadığını unutma tabi sadece dişleri üst dişlerde aşağıya alt dişlerde yukarı süpürür tarzda fırçala.
son olarak istediğin kadar fırçala diş ipi yapmazsan etkin bir temizlik sağlayamazsın. diş ipi al kullan
0
enkolaykullaniciadi
1)...yapılır. (asdf)2)...yapılır.(asdf)3)...yapılır(asdf).4)...yapılır (asdf).5) bir de bu asdf bir cümle ise o cümlenin noktası da konulur değil mi?Hangisi doğru?Ayrıca soru numaralarında "1)" yazdıktan sonra bir boşluk bırakmak gerekir mi?
1)...yapılır. (asdf)
2)...yapılır.(asdf)
3)...yapılır(asdf).
4)...yapılır (asdf).
5) bir de bu asdf bir cümle ise o cümlenin noktası da konulur değil mi?
Hangisi doğru?
Ayrıca soru numaralarında "1)" yazdıktan sonra bir boşluk bırakmak gerekir mi?
2)...yapılır.(asdf)
3)...yapılır(asdf).
4)...yapılır (asdf).
5) bir de bu asdf bir cümle ise o cümlenin noktası da konulur değil mi?
Hangisi doğru?
Ayrıca soru numaralarında "1)" yazdıktan sonra bir boşluk bırakmak gerekir mi?
0
Cümle sonunda eğer parantez içinde bir anlatım veriliyorsa, nokta
parantezden sonra koyulur (örneğin burada olduğu gibi).
denmiş şu belgede www.uibargeprojepazari.com
parantezden sonra koyulur (örneğin burada olduğu gibi).
denmiş şu belgede www.uibargeprojepazari.com
0
asdf cümle olsun olmasın parantez içine nokta konmaz. nokta parantezin dışına konur.
0
...yapılır (asdf.)
Ben böyle yazıyorum. Eğer parantez içinde anlam bitiyor ve nokta konulması gerekiyorsa, noktayı parantez içine koyup, parantezi sonra koyup bitiriyorum. Bana böyle daha doğal ve normal geliyor.
edit: "yapılır"la cümle bitiyor, parantez içinde sadece birkaç kelime yazılmışsa örnek veriliyor gibi, o zaman parantezden sonra cümleyi bitirmek de olabilir tabi.
...yapılır (örn. İstanbul'un Karadeniz kıyısı).
...yapılır (ve sonrasında da geri verilir.)
Ben böyle yazıyorum. Eğer parantez içinde anlam bitiyor ve nokta konulması gerekiyorsa, noktayı parantez içine koyup, parantezi sonra koyup bitiriyorum. Bana böyle daha doğal ve normal geliyor.
edit: "yapılır"la cümle bitiyor, parantez içinde sadece birkaç kelime yazılmışsa örnek veriliyor gibi, o zaman parantezden sonra cümleyi bitirmek de olabilir tabi.
...yapılır (örn. İstanbul'un Karadeniz kıyısı).
...yapılır (ve sonrasında da geri verilir.)
0
kenarortay
Çok gerginim, yeni ortam, yabancı kişiler, bilmediğim prosedürler falan. Beni azıcık rahatlatır mısınız :/
Çok gerginim, yeni ortam, yabancı kişiler, bilmediğim prosedürler falan. Beni azıcık rahatlatır mısınız :/
0
liseye/üniversiteye başladığın ilk günü hatırlıyor musun?
ben ikisini de hatırlıyorum, nereye düştüm ben demiştim, üstelik ergenlikten heralde lisede bu duygu daha fazlaydı.
ama sonra mis gibi insanlar tanıdım, deli gibi eğlendim, harika dostlar edindim. şimdi liseye geri dönsem, biliyorum ki benim bi evim de orası.
senin için de böyle olacağını düşünüyorum.
ne giyeceğini, nerde duracağını, kiminle tanışacağını düşünüyorsun belki şimdi.
insanlar sana gülümseyecek, nerede ne var gösterecek, işi anlatacak, birlikte yemeğe gideceksiniz. kafa dengi birini hemen bulamazsın belki ama eğlenirsin yine de. huzurun olsun, yeter.
sıkma canını, güzel bir şey bu. evet.
ben ikisini de hatırlıyorum, nereye düştüm ben demiştim, üstelik ergenlikten heralde lisede bu duygu daha fazlaydı.
ama sonra mis gibi insanlar tanıdım, deli gibi eğlendim, harika dostlar edindim. şimdi liseye geri dönsem, biliyorum ki benim bi evim de orası.
senin için de böyle olacağını düşünüyorum.
ne giyeceğini, nerde duracağını, kiminle tanışacağını düşünüyorsun belki şimdi.
insanlar sana gülümseyecek, nerede ne var gösterecek, işi anlatacak, birlikte yemeğe gideceksiniz. kafa dengi birini hemen bulamazsın belki ama eğlenirsin yine de. huzurun olsun, yeter.
sıkma canını, güzel bir şey bu. evet.
0
gün sonunda yeni bir işinin olmasının verdiği güven ve huzur ile evine dönerken kendini günün nasıl da çabuk geçtiğini idrak etmeye çalışırken bulacaksın.
0
hissettiklerin çok normal.ben de aynı duyguları hissetmiştim.o gece uyuyamadım.rüyamda hep yeni işyerimi gördüm.gözümü yumup tekrar açıyodum çok gergindim.ama işe başladığımda yavaş yavaş normale döndüm.insanlarla selamlaş,güleryüz göster.bilemediğin anlayamadığın şeyleri sor.zaten herkes sana yardım etmek isteyecek.bir iki saate iyice alışırsın.sonra da tamamen normale döncek zaten.akşam da çok mutlu bi şekilde işinden çıkıp evine gideceksin.şimdiden bol şanslar ve başarılar :)
0
vay be! güzel duygu he... belki de hayatta bir kere yaşanıyor. tadını çıkar bu heyecanın.:) ilk işten sonra işler sıradanlaşıyor, profesyonelleşiyor...
ben işime ilk başlayacağım günün belki de 1 hafta öncesinden heyecanlanmaya başladım. çok da istediğim de bir yerdi. len ama o ilk gün heyecanını atamıyordum. sanıyordum ki tüm dikkatler benim üzerimde olacak, herkes beni merak edecek, herkes benle konuşmaya başlayacak, herkes yaptığım her harekete dikkat edecek...
halbuki hiç de öyle olmadı. ik müdürü sırayla herkesle tanıştırdı ve yerime oturdum... o an bitti işte o güzel heyecan.
benden sonra belki 20 kişi falan işi alında bizim şirkette. ve fark ettim ki, bu işe alınanların hiçbirini ilk başta umursamıyormuşsun. yani sadece merhaba, merhaba deyip unutuyorsun onu... yani demek istediğim başkaları için oldukça sıradan bir durum senin işe başlaman. o yüzden hiiiç sıkıntı yapacak bir şey yok...
ben işime ilk başlayacağım günün belki de 1 hafta öncesinden heyecanlanmaya başladım. çok da istediğim de bir yerdi. len ama o ilk gün heyecanını atamıyordum. sanıyordum ki tüm dikkatler benim üzerimde olacak, herkes beni merak edecek, herkes benle konuşmaya başlayacak, herkes yaptığım her harekete dikkat edecek...
halbuki hiç de öyle olmadı. ik müdürü sırayla herkesle tanıştırdı ve yerime oturdum... o an bitti işte o güzel heyecan.
benden sonra belki 20 kişi falan işi alında bizim şirkette. ve fark ettim ki, bu işe alınanların hiçbirini ilk başta umursamıyormuşsun. yani sadece merhaba, merhaba deyip unutuyorsun onu... yani demek istediğim başkaları için oldukça sıradan bir durum senin işe başlaman. o yüzden hiiiç sıkıntı yapacak bir şey yok...
0
megacracker
arkadaşlar aldığım diğer derslerde hiç problem yok ama diferasiyeli okul açıldığından beri anlayamadım.Derslere gidiyorum ,her geçen ders daha fazla dikkat vermeye çalışıyorum ama anlamadıkça da giderek moralim bozuluyor.10 gün kalmış vizeye,ben hiçbir şey bilmiyorum.Neden anlamadığımı da anlamıyoru
arkadaşlar aldığım diğer derslerde hiç problem yok ama diferasiyeli okul açıldığından beri anlayamadım.Derslere gidiyorum ,her geçen ders daha fazla dikkat vermeye çalışıyorum ama anlamadıkça da giderek moralim bozuluyor.10 gün kalmış vizeye,ben hiçbir şey bilmiyorum.Neden anlamadığımı da anlamıyorum.Daha önce hiçbir derste bu kadar zorlandığımı hatırlamıyorum.Bu konuyu çok çok basit anlatan siteler var mıdır?Ya da bu konunun amacını söylermisiniz?Şimdiden teşekkürler..
0
Hocandan kaynaklanıyordur bence.
Konu benim için şöyle bir özetten oluşur:
Genelde zamanla (ya da pozisyonla, vs) değişen niceliğin değişimini ifade edersin, denklem oluşur, bu diferansiyel denklem olur. Burada durumu basitleştirip denklemle ifade edebilmek gerekiyor. Bu da x,y,z'yi öğrenmeye başladığımız ortaokul zamanında kazanılması gereken bir beceri.
Sonra bu denklemi çözersin. Belli kalıplar vardır belli denklem tipleri için. Derste bir kısmı işlenmiştir zaten.
Boundary condition'lari çözümüne koyup bilinmeyen katsayıları sabitleri filan bulursun.
Böylece sistemin parametrelerinin (sıcaklık, büyüklük, hız, konum vs) zamanla (ya da pozisyonla) nasıl değiştiğini (belli boundary condition'lara göre) bulmuş olursun.
Bol problem çözmeden okuyarak diferansiyel denklem çözümü öğrenilmez. Bol bol soru çözmelisin. Kolay gelsin.
Konu benim için şöyle bir özetten oluşur:
Genelde zamanla (ya da pozisyonla, vs) değişen niceliğin değişimini ifade edersin, denklem oluşur, bu diferansiyel denklem olur. Burada durumu basitleştirip denklemle ifade edebilmek gerekiyor. Bu da x,y,z'yi öğrenmeye başladığımız ortaokul zamanında kazanılması gereken bir beceri.
Sonra bu denklemi çözersin. Belli kalıplar vardır belli denklem tipleri için. Derste bir kısmı işlenmiştir zaten.
Boundary condition'lari çözümüne koyup bilinmeyen katsayıları sabitleri filan bulursun.
Böylece sistemin parametrelerinin (sıcaklık, büyüklük, hız, konum vs) zamanla (ya da pozisyonla) nasıl değiştiğini (belli boundary condition'lara göre) bulmuş olursun.
Bol problem çözmeden okuyarak diferansiyel denklem çözümü öğrenilmez. Bol bol soru çözmelisin. Kolay gelsin.
0
Dif cidden çok basit ders. Mat 1, Mat 2 ve Mühmat arasındaki en kolay dersti, ha ben de ilkinde geçemedim ama olsun.
Belli kural ve kalıplar var. Onları ezberle ve sık sık pratik yap, her türlü halledersin.
Belli kural ve kalıplar var. Onları ezberle ve sık sık pratik yap, her türlü halledersin.
0
türev ve integral biliyorsan çok kolay bence de. birkaç tane denklem türü var, hangisi olduğunu bulman lazım, ondan sonra dönüştüre dönüştüre sonuca ulaşıyosun sonuçta.
0
Diferansiyel denklemleri ben de bir kaç yılda verdim ama verdiğim sene oha nasıl bu kadar salakmışım dedim kendi kendime. hakikaten bence de üniversitedeki matematik derslerinden en kolay olanı.
her denklemin belirli bir dizilimi var. sizin yapmanız gerken sadece sorudaki denklemin hangi denklem oldugunu bulmak. çözümleri çok basit. Epey vakit geçti ama mesela, linner denklemin çözümünü öğrenin, akabinde bernoulli denklemini lineer e dönüştürerek çözüyordunuz, riccatti yi de önce bernoulli ye ordan lineer e sanırım. tam hatırlayamadım şimdi ama denklemler standart bir özellikte ve hepsinin standart bir çözümü var. hiç şaşmıyor. siz sadece sorudaki denklem hangi denklem tipi onu bulacaksınız. gerisi geliyor.
her denklemin belirli bir dizilimi var. sizin yapmanız gerken sadece sorudaki denklemin hangi denklem oldugunu bulmak. çözümleri çok basit. Epey vakit geçti ama mesela, linner denklemin çözümünü öğrenin, akabinde bernoulli denklemini lineer e dönüştürerek çözüyordunuz, riccatti yi de önce bernoulli ye ordan lineer e sanırım. tam hatırlayamadım şimdi ama denklemler standart bir özellikte ve hepsinin standart bir çözümü var. hiç şaşmıyor. siz sadece sorudaki denklem hangi denklem tipi onu bulacaksınız. gerisi geliyor.
0
ispatarı okursan güzel anlarsın, d ile cok zor geçtim, sonra lazım oldu bastan tekrar calisip boyce diprimanin nerdeyse butun sorularini cozup ispatlarini yaptim.
dif sikinti yapacak ders degil tek sorun calculustan itibaren ezberletilen algoritmik matematigin, x2 nin turevi 2x dir kafasinin sonunda patlamasidir.
ogrencinin en buyuk takildigi nokta x in y nin y nin turevinin ne oldugunu tam olarak anlamamasi ezbere gitmesi, bunkarin harften sembolden ibaret gorulmesi
mesela neden formule ihtiyacin var hio merak etmedin mi y' = 2xy nin x e gore integralini direk alirsan ne olur ? bagimli degisken neden bagimliyken kismi turev alinirken ya da cift katli integrallerde yok sayilip sabit sayi kabul edilir gibi matematigin oturmamis ezberci biciminin sonucudur.
kaliplari exberlemeni onermem sinavda iice sasiirsin.
dif sikinti yapacak ders degil tek sorun calculustan itibaren ezberletilen algoritmik matematigin, x2 nin turevi 2x dir kafasinin sonunda patlamasidir.
ogrencinin en buyuk takildigi nokta x in y nin y nin turevinin ne oldugunu tam olarak anlamamasi ezbere gitmesi, bunkarin harften sembolden ibaret gorulmesi
mesela neden formule ihtiyacin var hio merak etmedin mi y' = 2xy nin x e gore integralini direk alirsan ne olur ? bagimli degisken neden bagimliyken kismi turev alinirken ya da cift katli integrallerde yok sayilip sabit sayi kabul edilir gibi matematigin oturmamis ezberci biciminin sonucudur.
kaliplari exberlemeni onermem sinavda iice sasiirsin.
0
seljax
selamlar. digiturk de sinyal sorunu aradım ettim teknik ekip 20 lira ücret karşılığı geliyor dedi. şimdi ben sorunsuz yayın tahattüt etmiyolar mı niye 20 lira veryiorum yasal mı bu ?
selamlar. digiturk de sinyal sorunu aradım ettim teknik ekip 20 lira ücret karşılığı geliyor dedi. şimdi ben sorunsuz yayın tahattüt etmiyolar mı niye 20 lira veryiorum yasal mı bu ?
0
aracı firmadan hizmet aldıysanız, üstüne bir de imzaladığınız formda böyle bir durum varsa, talep ederler. hatta kullanıcı kaynaklı bile gösterebilirler zorlarsanız. sonuçta adamlar çok önce sorunsuz takıp gittiler.
0
Evet ayakta sikiyorlar bizi. Ben bıktım Tivibu'ya geçtim. Onlar da sikiyor. Her problemin çözümü en az 3 gün + bir dünya sinir bozukluğu. Al birini vur ötekine. Türkiye böyle amk...
0
maalesef türkiyede tüketicinin etinden, sütünden ve götünden faydalanıyor satıcılar. sırf bundan tiksindiğim için 4 yıldır abone değilim hiçbirine.
çağrı merkezini arayıp çemkirip ücretsiz destek almaya çalışabilirsiniz. ya da koşarak uzaklaşabilirsiniz.
çağrı merkezini arayıp çemkirip ücretsiz destek almaya çalışabilirsiniz. ya da koşarak uzaklaşabilirsiniz.
0
ermanen
teknoloji (fotoğraf mak., kamera vs.) kullanmadan gölgeyi nasıl hapsedebiliriz?edit: belli bir tanımı yok, nasıl anlıyorsanız. mesela fotoğraf makinesiyle belli bir ortama aktarıp sonsuza kadar durdurabiliyoruz. ama bunu teknoloji olmadan yapabilmek gibi. yaratıcı fikirler de olur, o yüzden belli bi
teknoloji (fotoğraf mak., kamera vs.) kullanmadan gölgeyi nasıl hapsedebiliriz?
edit: belli bir tanımı yok, nasıl anlıyorsanız. mesela fotoğraf makinesiyle belli bir ortama aktarıp sonsuza kadar durdurabiliyoruz. ama bunu teknoloji olmadan yapabilmek gibi. yaratıcı fikirler de olur, o yüzden belli bir tanımda durmaya gerek yok. gölgeyi hapsedebilme deyince aklınıza gelen bir yöntem...
edit: belli bir tanımı yok, nasıl anlıyorsanız. mesela fotoğraf makinesiyle belli bir ortama aktarıp sonsuza kadar durdurabiliyoruz. ama bunu teknoloji olmadan yapabilmek gibi. yaratıcı fikirler de olur, o yüzden belli bir tanımda durmaya gerek yok. gölgeyi hapsedebilme deyince aklınıza gelen bir yöntem...
0
teknolojiden kasıt eğer tamamen doğal yöntemlerle ise üzgünüm fikrim yok.
pinhole camera yapabilirsiniz,
Camera obscura olabilir.
ama bunlar hapsetmez.
ama fotoğraf kağıdı ya da negatif kullanma iznimiz olursa electronics.howstuffworks.com burada var bir yöntem.
pinhole camera yapabilirsiniz,
Camera obscura olabilir.
ama bunlar hapsetmez.
ama fotoğraf kağıdı ya da negatif kullanma iznimiz olursa electronics.howstuffworks.com burada var bir yöntem.
0
charlotte blanc
yaşın 40-50 yi bulup yalnız kaldığında, akşam dışarı çıkıp takılacak arkadaş bulamadığında (zira neredeyse tüm arkadaşların evlenmiş olacak), hasta olduğunda yanında bulunacak biri olmadığında görürsün aile hayatı sana göre mi değil mi.arkadaşlarının çoluğu çocuğu charlotte blanc amca diye gelip sen
yaşın 40-50 yi bulup yalnız kaldığında, akşam dışarı çıkıp takılacak arkadaş bulamadığında (zira neredeyse tüm arkadaşların evlenmiş olacak), hasta olduğunda yanında bulunacak biri olmadığında görürsün aile hayatı sana göre mi değil mi.
arkadaşlarının çoluğu çocuğu charlotte blanc amca diye gelip seni mezuniyetine çağırdığında düğününe davet ettiğinde, kendi çocuklarına bakarken arkadaşlarının gözündeki o mutluluğu gururu sen hiç tanımıyor olacaksın. evet çok arabesk oldu ama gerçek. var çevremde, oradan biliyorum.
Belli bir yaşa kadar yalnız takılmak iyi tabi ama işte o bir yaştan sonrası için iyi olmuyor. Hadi evlenmedin, sağlığın da yerinde diyelim. 50 yaşına gelmişsin, etrafında kimse olmayacak ki. O yaşta o mekan senin bu mekan benim gezip tek geceliğine hatun kaldırmayı mı planlıyorsun? Her şeyi yalnız yapacaksın, tatile yalnız gideceksin. Eğlenen gençlere saran göbekli amca olacaksın. Evde düşüp kafayı yarsan iki hafta sonra komşular kokunu duyar da gelir lan. Sorumluluk almak bir yana, karşılıklı yarar da sağlıyor evlilik.
soru: haklı gibiler lan. buna karşı üretilebilecek argüman ne olabilir sevgili anti-marriage arkadaşlar? ha fikirleriniz üstteki paragraf ile uyuşuyorsa da açıklayabilirsiniz burada. onları da merak ediyorum çünkü.
arkadaşlarının çoluğu çocuğu charlotte blanc amca diye gelip seni mezuniyetine çağırdığında düğününe davet ettiğinde, kendi çocuklarına bakarken arkadaşlarının gözündeki o mutluluğu gururu sen hiç tanımıyor olacaksın. evet çok arabesk oldu ama gerçek. var çevremde, oradan biliyorum.
Belli bir yaşa kadar yalnız takılmak iyi tabi ama işte o bir yaştan sonrası için iyi olmuyor. Hadi evlenmedin, sağlığın da yerinde diyelim. 50 yaşına gelmişsin, etrafında kimse olmayacak ki. O yaşta o mekan senin bu mekan benim gezip tek geceliğine hatun kaldırmayı mı planlıyorsun? Her şeyi yalnız yapacaksın, tatile yalnız gideceksin. Eğlenen gençlere saran göbekli amca olacaksın. Evde düşüp kafayı yarsan iki hafta sonra komşular kokunu duyar da gelir lan. Sorumluluk almak bir yana, karşılıklı yarar da sağlıyor evlilik.
soru: haklı gibiler lan. buna karşı üretilebilecek argüman ne olabilir sevgili anti-marriage arkadaşlar? ha fikirleriniz üstteki paragraf ile uyuşuyorsa da açıklayabilirsiniz burada. onları da merak ediyorum çünkü.
0
Kaç yıl yaşayacağını kim biliyor ki? Kısa yaşarsan bekarlık fena bir şey olmayabilir de.
0
Zaman değişti, artık 40-50'lerinde insanlar evli değil boşanmış oluyorlar. Yalnız kalmak da insana bağlı, çekilmez biriysen arkadaşın olmaz, eğlenilebilir bir insansan çevrende her zaman birisi olacaktır. Önemli olan hastayken yanında olacak dostların olması, diğer türlü çorba yapsın diye evlenilmez. İyi bir arkadaş da "ben evliyim, hastaysan hiç bakamam valla sana" demez.
Çocuk konusu ayrı, ben çocuk sevmem. Sevene de mani olmayayım. 50 yaşında çocuğum yok diye üzülüyorsa bunun tek sorumlusu evlenmemek değil sorumluluk almamaktır. Artık çocuk sahibi olmak için evlenmek ön şart değil.
Çocuk konusu ayrı, ben çocuk sevmem. Sevene de mani olmayayım. 50 yaşında çocuğum yok diye üzülüyorsa bunun tek sorumlusu evlenmemek değil sorumluluk almamaktır. Artık çocuk sahibi olmak için evlenmek ön şart değil.
0
dostum birebir durumu açıklamışlar belli bir yaşa kadar evlenmek istemeyebilirsin bu yaz max 30-35 olur ama sonrasında evlilik insan hayatı için çok önemli.
Tabi evlenmiş olmak içinde evlenilmez ömür boyu beraber geçireceğin birisini 27 yaşındada bulabilirsin o zman bulursan 27 yaşında evlenirsin. önemli olan mutlu olmak 35 den sonra yanlız kalmanın mutlu olunacak bir yanını göremiyorum.
Tabi evlenmiş olmak içinde evlenilmez ömür boyu beraber geçireceğin birisini 27 yaşındada bulabilirsin o zman bulursan 27 yaşında evlenirsin. önemli olan mutlu olmak 35 den sonra yanlız kalmanın mutlu olunacak bir yanını göremiyorum.
0
oglm ben de anti marriage adamım. ama bunları okuyunca endişelendim lan. içimi rahatlatın. rahatlatamıyorsanız bana hemmmmen koyunuzden bir kız buluyorsunuz. ruşem amcanın kızı eda da olabilir. öğretmen olması tercihimdir.
0
fakirler icin evet, lakin yeterli servetin varsa bu argumanlarin hepsi gecersiz gibi bilemedim.
0
belirli bir noktadan sonra herkes kendi kabuguna çekiliyor.insanların yaşamlarındaki öncelikleri değişiyor bi kere, ilk neden o.sen o aşamada dışarıdaki arkadaş isen, tabii ki kimse sana "ben evliyim hastaysan bakamam " demiyor ama "benim kızı bilmem nerden alıcam ordan da suraya gitmemiz lazım" diyor.en iyi ihtimalle ertesi gün arayıp nasıl oldun diye sorulur.bu çekilmez biri oldugunla ilgili değil,evli insanların sorumluluk ve öncelikleriyle ilgili.
ama tabi ki evli olmak için de evlenilmez.şansla alakalı bir sey birazcık.hayatın boyunca birlkte olmak isteyeceğin birini bulmak pek kolay değil.
ama tabi ki evli olmak için de evlenilmez.şansla alakalı bir sey birazcık.hayatın boyunca birlkte olmak isteyeceğin birini bulmak pek kolay değil.
0
"böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum"
vay anasını sanarsın afganistandan duyuruya giriyor,
evliliğe mantık şeysi olarak bakıyosun, bence uygun yaştan sonra (25 falan) heran olabilir, yani 40 50 ye kadar takılacak adam bulayım sonra yedekte bekleyen kıza basayım nikahı falan... olmaz
vay anasını sanarsın afganistandan duyuruya giriyor,
evliliğe mantık şeysi olarak bakıyosun, bence uygun yaştan sonra (25 falan) heran olabilir, yani 40 50 ye kadar takılacak adam bulayım sonra yedekte bekleyen kıza basayım nikahı falan... olmaz
0
Argümanlar çok mantıklı charlotte blanc. Evliliğe hazır hissetmiyorsan zaten kesinlikle evlenme... De, çok geciktirirsen de yalnız, yavaş ve mutsuz bir ölümü bekleyen bir insan olursun büyük ihtimalle. Böyle olmayabilir de, ama çok çok küçük bir ihtimal, bekar olup ilerleyen yaşlarda laylaylom mutlu yaşamak...
Yeni bebeğim oldu ordan biliyorum. Onun, büyüyüşünü izlemek, ilk gülüşünü, ilk sesini duymak, onu büyütmek, sarılmak, kokusunu duymak gibi bir mutluluk kaynağı tatmadım ben. (Hormonlarla yönetiliyoruz evet biliyorum, anne-baba olmayanlar buna yorum yapmasın)
Dünya kötülüklerle, zorluklarla, pisliklerle, fakirlik ve hastalıklarla dolu tabi. Bu 2500 yıl önce de böyleydi, 80lerde de. Biz de kolay büyümedik. Ama mücadele edemeyecek kadar zayıf, sadece kendi mutluluğu ve zevkini, boş zamanlarını düşünen, evliliğin ve çocuğun özgürlüğünü kısıtlayacağını düşünüp bundan korkanlar, "böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum" diyebiliyor, ki benim de böyle dediğim zamanlarım oldu. Evlenip çocuk yapmak doğal bir süreç. 2500 yıl önce de, eminim, acılarla dolu bu dünyaya çocuk getirmek istemiyorum deyip yalnız ölen insanlar vardı. Bu da normal...
Sonuçta insan yalnız ölmek üzere evrimleşmemiş. Sosyal bir varlık. Evlenmek ve çocuk yapmak da bu sosyalliğin bir parçası. Gençliğini yaşadıktan sonra evlenmeli insan. Doya doya gençliğimi yaşadım, şimdi vakti geldi artık der. Bunu da sen en iyi bilirsin içinde...
Yeni bebeğim oldu ordan biliyorum. Onun, büyüyüşünü izlemek, ilk gülüşünü, ilk sesini duymak, onu büyütmek, sarılmak, kokusunu duymak gibi bir mutluluk kaynağı tatmadım ben. (Hormonlarla yönetiliyoruz evet biliyorum, anne-baba olmayanlar buna yorum yapmasın)
Dünya kötülüklerle, zorluklarla, pisliklerle, fakirlik ve hastalıklarla dolu tabi. Bu 2500 yıl önce de böyleydi, 80lerde de. Biz de kolay büyümedik. Ama mücadele edemeyecek kadar zayıf, sadece kendi mutluluğu ve zevkini, boş zamanlarını düşünen, evliliğin ve çocuğun özgürlüğünü kısıtlayacağını düşünüp bundan korkanlar, "böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum" diyebiliyor, ki benim de böyle dediğim zamanlarım oldu. Evlenip çocuk yapmak doğal bir süreç. 2500 yıl önce de, eminim, acılarla dolu bu dünyaya çocuk getirmek istemiyorum deyip yalnız ölen insanlar vardı. Bu da normal...
Sonuçta insan yalnız ölmek üzere evrimleşmemiş. Sosyal bir varlık. Evlenmek ve çocuk yapmak da bu sosyalliğin bir parçası. Gençliğini yaşadıktan sonra evlenmeli insan. Doya doya gençliğimi yaşadım, şimdi vakti geldi artık der. Bunu da sen en iyi bilirsin içinde...
0
allah aşkına peki evlenip ne yapacaksın? misal bak kadir inanır hiç evlenmemiş. en doğrusunu da yapmış bence. ben de evlenmemeyi düşünüyorum. sana bakacak kimse olmayacak ne demek lan. sen çocuk yapmayı o kadar kolay mı sanıyorsun? evet ben çocukları çok severim ama kendi çocuğum olmasını istemem açıkçası. sana bakacak biri istiyorsan illa birini bulursun. ben hiç evli olup ta mutlu olan biri görmedimki. şimdi bana yok bu öyle felan demeyin.
0
"ben hiç evli olup ta mutlu olan biri görmedimki."
oha! evlilik 7/24 mutlu olmak değil illa kavgalı olduğun zamanlarda olacaktır ama evli olupda mutlu olmayana ben rastlamadım hiç.
Peşin not: Evet etrafımda boşanan kimse olmadı evliyim tüm arkadaşlarımda evli onlarda mutlular bende mutluyum.
oha! evlilik 7/24 mutlu olmak değil illa kavgalı olduğun zamanlarda olacaktır ama evli olupda mutlu olmayana ben rastlamadım hiç.
Peşin not: Evet etrafımda boşanan kimse olmadı evliyim tüm arkadaşlarımda evli onlarda mutlular bende mutluyum.
0
Hayatımda böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum kadar malca ve ahmakça bir bahane duymadım. sen getirme o getirmesin, kim getirsin? Sonrada ay herkes sapık ay herkes hırsız, geri kafalı diye ağlak ağlak dolanıyorsunuz.
Hacı bu ülkede inan yada inanma bir söz vardır, Yalnızlık Allaha mahsustur diye. iyi günde kötü günde yanında olacak bir eş her zaman insani bir ihtiyaçtır. Arkadaşın dostun yeri ayrı, eşin yeri ayrı.
50 yaşına gelince yanında insanlar olabilir ama akşam saat 9-10da eve girdiğinde o yalnızlığın verdiği kasvet ve mutsuzluk duygusu ne olacak?
GEnçsin sana kolay gelebilir ama rica ederim bir huzurevine, darülacezeye git, bir onlara sor bakalım 50lerinde 60larında yalnız kalmak nasıl bir duygu? 80lik ihtiyarların çocuk gibi ağladığına hiç şahit oldun mu sen, ziyaretçileri yok diye?
İnsanlık 10bin yıldır var, bazı ahmaklar sanki 10bin yıldır olan herşey yanlışmışta son 20-30 yılda herşey yeni anlaşılmış gibi bazı şeyleri savunabilirler. aile kurmak bir yaşamsal ihtiyaçtır %95 için, boşuna da ihtiyaç olmamıştır.
Ha tabi, gidip ilk gördüğün kızla evlen demiyorum, uyumlu olduğun, aklına uygun birini bul falan filan onlar tamamıyla ayrı bir mevzu
Hacı bu ülkede inan yada inanma bir söz vardır, Yalnızlık Allaha mahsustur diye. iyi günde kötü günde yanında olacak bir eş her zaman insani bir ihtiyaçtır. Arkadaşın dostun yeri ayrı, eşin yeri ayrı.
50 yaşına gelince yanında insanlar olabilir ama akşam saat 9-10da eve girdiğinde o yalnızlığın verdiği kasvet ve mutsuzluk duygusu ne olacak?
GEnçsin sana kolay gelebilir ama rica ederim bir huzurevine, darülacezeye git, bir onlara sor bakalım 50lerinde 60larında yalnız kalmak nasıl bir duygu? 80lik ihtiyarların çocuk gibi ağladığına hiç şahit oldun mu sen, ziyaretçileri yok diye?
İnsanlık 10bin yıldır var, bazı ahmaklar sanki 10bin yıldır olan herşey yanlışmışta son 20-30 yılda herşey yeni anlaşılmış gibi bazı şeyleri savunabilirler. aile kurmak bir yaşamsal ihtiyaçtır %95 için, boşuna da ihtiyaç olmamıştır.
Ha tabi, gidip ilk gördüğün kızla evlen demiyorum, uyumlu olduğun, aklına uygun birini bul falan filan onlar tamamıyla ayrı bir mevzu
0
evlilik nasıl bir şeydir , bunun tanımını yapamayız, çünkü değişkendir.
ama evlilik nasıl yapılmalıdır, bunun bence tek cevabı olmalıdır ;
Birini o kadar seversin ki, onsuz hiç bir şey yapmak istemezsin. hayat onunla devam etsin istersin. Kendine güvenirsin . Ve evlenirsin.
Bunun dışında nedenlerle ve argümanlarla evlenenler ; kusura bakmayın ama o işin sonu kötü...
ama evlilik nasıl yapılmalıdır, bunun bence tek cevabı olmalıdır ;
Birini o kadar seversin ki, onsuz hiç bir şey yapmak istemezsin. hayat onunla devam etsin istersin. Kendine güvenirsin . Ve evlenirsin.
Bunun dışında nedenlerle ve argümanlarla evlenenler ; kusura bakmayın ama o işin sonu kötü...
0
türklerin birbirine yapışık olarak yaşama alışkanlığı. Bundan mütevellit türk insanının bireyselleşme süreci evrimini tamamlayamaz. insan vücudu, zihni, fikri, ruhu çok eşlidir. Bu etik midir, değil midir bu tartışılabilir. Evlilik bence bir yönüyle tamamıyle sosyal yükü hafifletmek, beklentileri tatmin etmek için uydurulmuş bir sözleşme gibi. avrupa'nın bazı ülkelerinde insanlar evlenmeden çocuk sahibi olabiliyorlar. aslolan çocuk sahibi olma içgüdüsünü karşılayabilmektir. bu çocuğu büyüteyim yaşlanınca o da bana baksın, birini bulayım da evleneyim sakata gelmeyelim türk işi davranımdır. Evliliğin de güzel yönleri vardır elbet eğer ki kişiler gerçekten birey olabilmişse.
0
gelişim psikologu e erikson'a göre her yaş döneminde ihtiyaç duyduğumuz birtakım şeyler vardır. bu şeyler bir yandan toplumun da bireyden bekledikleridir elbette (ve insanın toplumun beklentileri ile uyumlu olmasıyla mutlu olması çok ilişkilidir).
genç yetişkinlikte de bu ihtiyaç "intimacy"dir. yani yakın ilişki, insanı pek çok açıdan doyuran tarz bir ilişki. sosyal, duygusal, cinsel, entelektüel, ekonomik paylaşımlarda bulunabileceğiniz biri...
önce bilimi arkama alır, ardından gayet nesnel görüşlerimi açıklarım:
korkacak bir şey yoktur, abartmaya da gerek yoktur. herkes nasıl evlendiyse hepimiz istediğimiz ve kendimize uygun biriyle evlenicez işte, kasmaya "ben özgürüm" triplerine gerek yok bence.
genç yetişkinlikte de bu ihtiyaç "intimacy"dir. yani yakın ilişki, insanı pek çok açıdan doyuran tarz bir ilişki. sosyal, duygusal, cinsel, entelektüel, ekonomik paylaşımlarda bulunabileceğiniz biri...
önce bilimi arkama alır, ardından gayet nesnel görüşlerimi açıklarım:
korkacak bir şey yoktur, abartmaya da gerek yoktur. herkes nasıl evlendiyse hepimiz istediğimiz ve kendimize uygun biriyle evlenicez işte, kasmaya "ben özgürüm" triplerine gerek yok bence.
0
all i want is you
Eşim sigortalı işinden ayrıldı. Benim sigortamdan faydalanması için SGK ile ilgili bir işleme gerek var mı yoksa sorunsuz hastaneye gidebilir mi?
Eşim sigortalı işinden ayrıldı. Benim sigortamdan faydalanması için SGK ile ilgili bir işleme gerek var mı yoksa sorunsuz hastaneye gidebilir mi?
0
rndxco
Sahura kadar bizi güldürücek film arıyoruz :))
Sahura kadar bizi güldürücek film arıyoruz :))
0
1) Hükümetten birilerinin açıklama videolarını izleyin (İNŞ ya da HÇ)
2) Yukarıdakiler kadar olmasa da Cem Yılmaz'ı koyun izleyin amk.
2) Yukarıdakiler kadar olmasa da Cem Yılmaz'ı koyun izleyin amk.
0
hangover 1 - 2
Frequently Asked Questions About Time Travel
it crowd ( dizi ama izlenir sahura kadar )
ali g
borat
scary movie 3
edit: The Dictator de olabilir, o adamın filmleri sırayla ali g-borat-bruno-dictator. ama boratın şöyle bir özelliği var çevredeki kimse film çekildiğini bilmiyor.(bruno'da öyle) ama boratı öneririm.
Frequently Asked Questions About Time Travel
it crowd ( dizi ama izlenir sahura kadar )
ali g
borat
scary movie 3
edit: The Dictator de olabilir, o adamın filmleri sırayla ali g-borat-bruno-dictator. ama boratın şöyle bir özelliği var çevredeki kimse film çekildiğini bilmiyor.(bruno'da öyle) ama boratı öneririm.
0
